Quantcast
Channel: Girişim Haber
Viewing all 7101 articles
Browse latest View live

TeamSec, 42 Milyon Dolar Değerleme Üzerinden İlk Yatırımını Aldı

$
0
0

Bilgi teknolojileri sektöründe yapay zeka destekli bulut tabanlı hizmetler sunan TeamSec, regülasyonel ve finansal teknolojiler alanlarında faaliyet gösteren bir girişimdir. Bu alanda önemli bir adım atarak ilk yatırım turunu tamamladığını duyurdu. Yatırım sonucunda TeamSec'e 42 milyon dolar değerlemesi üzerinden yatırım yapıldı.

TeamSec, regülasyonel ve finansal teknolojiler alanlarında yapılandırılmış finansal ürünlerin ihraç edilmesini sağlayan bir yapıya sahiptir. Şirket, 2022 yılında toplamda 372 milyon TL gelir elde ederek önceki yıla göre yüzde 74'lük bir büyüme kaydetti. Bu yılki araştırmada ise 89 yeni şirket arasında yer alırken, sıralamaya giren firmaların 187'si yüzde 100'ün üzerinde büyüme gösterdi. Bu büyümede yazılım sektörü öne çıktı. Araştırmanın sonuçlarına göre, TeamSec birincilik ödülünü Turkcell olarak aldı.

TeamSec, özellikle menkul kıymetleştirme işlemlerini dijitalleştirerek finans kuruluşlarının riskli varlıklarının bilançodan çıkarılmasına ve işletme sermayesi ihtiyacının azaltılmasına yardımcı olan bir SaaS (Securitization as a Service) ürünü geliştirmiştir. Bu ürün, finansal olmayan kuruluşlar için de işletme sermayesi ihtiyacının ve borçluluk oranlarının düşürülmesine yardımcı olmaktadır.

TeamSec'in aldığı yatırım ile Amerika, Çin, Avrupa, Kanada ve Körfez Bölgesi gibi seküritizasyon pazarının güçlü olduğu bölgelerde ekibini genişletmeyi ve pazarlama çalışmalarını güçlendirmeyi amaçladığı belirtiliyor. Şirketin kurucusu ve CEO'su Esad Erkam Köroğlu, Türkiye'nin menkul kıymetleştirme pazarının büyük bir potansiyele sahip olduğunu ve bu alanda uluslararası pazarlara açılarak başarıya ulaşmayı hedeflediklerini belirtiyor.

TeamSec'in yatırım turu, Türkiye'nin finansal teknoloji alanındaki büyüme potansiyelini ve yerli girişimlerin uluslararası arenada nasıl büyüyebileceğini göstermesi bakımından dikkat çekici bir örnek olarak karşımıza çıkıyor.

Teamsec hakkında daha fazla bilgi için teamsecfin.com web adresini ziyaret edebilir, hizmetlerini inceleyebilirsiniz. Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


Nar Kitle Fonlama Platformu "Nar Fon" Faaliyete Başladı

$
0
0

Küçük Yatırımlar Büyük Fırsatlar mottosu ile yola çıkan Nar Fon hem girişimcileri hem de yatırımcıları platformuna bekliyor. Farklı disiplinlerden gelen kurucu ekibi sayesinde yazılım, kurumsal iletişim ve hukuki süreçlerini kendi bünyesinde tamamlayan Nar Fon; kitle fonlaması sisteminin güvenilirliğinin yanı sıra ekibinin çevik yapılanması ile de dikkat çekiyor.

Nar Fon başarı potansiyeli yüksek üretim ve teknoloji şirketlerinin finansmanında alternatif bir rol üstlenmeyi hedefliyor. Kuruluş aşamasında dahi 100’e yakın proje başvurusu alan platform, ekosistemdeki yerini hızlı bir şekilde alırken güvenilirliğini de göstermiş oluyor.

Platformun kuruluş süreci ve hedefleri konusunda açıklama yapan Nar Fon Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Gökhan Alpen, “Yatırımcı ve girişimcilerimize yönelik hizmetlerimizi şeffaf, güvenilir ve kolay erişilebilir bir şekilde sunacağız. Nar Fon yatırımcıları küçük yatırımlarla büyük fırsatlara erişme imkanına sahip olurken girişimciler ise fikirlerine ve projelerine finansman sağlayabilecek. Bunun yanı sıra girişimciler network oluşturma, mentorluk ve kitlelerin onayını kazanma fırsatını da yakalayacaklar.” dedi.

Nar Fon’un kitle fonlaması ekosisteminin paydaşlarıyla iş birliklerinde rekaberlik mottosunu ön planda tutacağını belirten Alpen, Nar Fon’un yol haritasına dair ise şunları kaydetti: “Nar Fon olarak 2023 yılı için 4 veya 5 girişime 10 milyonun üzerinde bir finansman sağlamayı hedefliyoruz. 2024 yılında ise Nar Fon’un ekosistemin önemli paydaşlarından birisi olmasını ve paya dayalı kitle fonlaması ile 200 milyona yakın bir finansmana aracılık etmesini amaçlıyoruz.

Orta vadedeki hedeflerimizi düşündüğümüzde, kitle fonlaması sisteminin bir diğer unsuru olan borçlanmaya dayalı kitle fonlamasının da sisteme entegre olması ile Nar Fon’un bu alanda da önemli bir oyuncu olacağını ifade edebiliriz. Ayrıca, girişimcilerimize desteğimizi sadece kitle fonlama aşamasında bırakmayarak, Gri Portföy çatısı altında kuruluşunu gerçekleştirdiğimiz Nar Girişim Sermayesi Yatırım Fonu (Nar GSYF) ile tohum aşamasından Seri A ve B aşamalarına kadar devam ettirmek istiyoruz. Bu vesile ile uçtan uca bir yatırım ekosistemi oluşturmanın da hedeflerimiz arasında olduğunu vurgulamak isteriz.”

Küçük Yatırımlar Büyük Fırsatlar mottosu ile yola çıkan Nar Fon, küçük yatırımlar ile büyük fırsatlara erişmenin kapısını aralamak isteyen herkesi platforma davet ediyor. Platform hakkında detaylı bilgi için narfon.com.tr web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi yatırım arayan girişimciler başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Girişimciler İçin Enfes Bir Deneyim Örneği: "Satışta Leo Deneyimi"

$
0
0

Stadın burçlarından biri sayılabilecek yüksek bir noktadayız. Faruk Akbal tek başına stadı gözleriyle süzüyordu. O an sanki stattaki tüm hazırlıklar birkaç saniyeliğine durmuş, tüm atmosferi derin bir sessizlik kaplamıştı. Sanki stad Faruk Akbal’a ayna olmak istiyordu. Tek bir kare çektim süratle, anlamı yıllar sonra bile kaybolmayacak bir güzel fotoğraf çektim. O kare, sonucu aklında ve kalbinde görebilmenin fotoğrafıydı. Faruk Bey o karede an’daydı. Bunu görebiliyordum. Kısa ancak derin bir sessizlik anı herşeyi en güçlü şekilde dile getiriyordu. Açıklamaya gerek yoktu. O gün Leo Residences’in tüm daireleri bir saat gibi kısa bir sürede satıldı.

Sözcüklerin kifayetsiz kaldığı deneyimlediğiniz en keyifli, en muhteşem ve emsalsiz anlar asla unutulmazlar. Bizler de Nevita ve Newinn çalışanları olarak o gün bir takım ruhu ile becerilerimizi birleştirerek Galatasaray Spor Klübü’nün ev sahipliğinde 4 farklı kıtadan gelen 6000’in üzerindeki yatırımcımıza ve çözüm ortağımıza ev sahipliği yaptık. Galatasaray’ın kapsamlı bir işbirliği çerçevesinde global satışını üstlendik, GS Leo Residences’in satışa sunulan 134 dairesinin tamamını satmayı başardık. Bu, uluslararası gayrimenkul tarihinde bir dünya rekoru olabilir…

“Leo Deneyimi” adını verdiğim bir deneyim yaşandı o gün… Satış Psikolojisi isimli kitabımda da belirttiğim kritik bir bilginin sağlaması niteliğindeydi adeta; Satış bir takım işi, satış bir planalma işi, satış bir detaylandırma işi, satış bir odaklanma işi, satış bir hissediş işi, satış bir empati işi, satış bir yaşam tarzı ve satış asla bir tesadüf değil… “Leo Deneyimi”’nin özeti şu; “Satış yaptığın her ne ise onunla hemdem olmalısın, adeta içinde erimelisin. Sattığın her ne olursa olsun herşeyiyle özümsemelisin. Yani satışını yaptığın ürün ve hizmet ile bütünleşmek başarıyı kaçınılmaz kılar.

Yaklaşık 20 senedir satış işi üzerinde çalışıyorum. Satış konusunda rekorlar kıran insanlarla kahve içmeyi ve sohbet etmeyi bir eğitim adamı olarak çok severim. Uçak yolculuklarımda, mağazalarda, satış ofislerinde, pazarda, sokakta satış mesleğiyle ilgili yeni şeyler öğrenebileceğim insanlar bulurum. Bu insanların deneyimleri, bakış açıları, paradigmaları, fikirleri, Türkiye’de ve dünya’nın çeşitli ülkelerinde satış konusunda eğitimler verdim. Satış işinde başarılı olan profesyonellerde temel bazı özellikler gözlemledim.

Hayal edebilme ve o hayale ulaşana kadar tutkuyla çalışabilme kapasitesi, işini sevmek, sattığı her ne ise onun insanlar için içerdiği niteliğe, avantajlara ve faydaya tüm detayları ile hakim olma ve inanma, birlikte çalıştığı insanlarla iyi bir iletişim kurabilme becerisi, disiplin ve spontanlık arasında bir dengeye sahip olabilmek, eğitime, gelişime değer vermek, okumak, araştırmak, diğer insanların deneyim ve tecrübelerinde istifade edebilmek, daima kendini aşabilmekle ilgili bir heyecana sahip olabilmek, kendini tanıma ve keşfetme çabası, yeteneklerini bilmek, yeteneklerini mükemmelleştirme gayreti… Sonra öğrenme heyecanını kaybetmemek, yılmazlık, dayanıklılık, doğru konu ve detaylara odaklanabilme becerisi de diğerleri… Ama en önemlilerinden birisi nedir diye sorarsanız; “An’ı deneyimleme becerisi” diyebilirim. Bir anda kalabilme deneyimi, bir diğerini beraberinde getirir ve bu deneyim sporda, sanatta, bilimde olduğu gibi satışta da sizi başarıya taşır.

Faruk Bey Galatasaray Stadı’na derin bir nefes alarak baktığında yüzlerce insanın binlerce davetli için yaptığı hazırlığın yoğun heyecanı adeta duvarların ardından derin bir titreşim gibi hissedilebiliyordu. Ancak bu yoğun hazırlığın ardındaki an ’da olma halini hissedebiliyordum. Bu durum yukarıda saydığım başarılı insanların bazı özelliklerinin ardında yer alan en kadim yeteneklerden biri olduğunu söyleyebiliriz; “farkındalık sahibi olmak ve detayları gözden kaçırmadan işlerin özüne, amaçlanan sonucun adeta iliğine odaklanabilmek.”

Aklımda ve gönlümde iz bırakan ve satış mesleği hakkında çok şey öğrendiğim, bana ilham veren geçmişte tanışma fırsatı bulduğum şampiyonların bir ortak özelliği daha var; Satışın bir amaçtan ziyade bir sonuç olduğu gerçeği. Okuyup geçmeyin bu kısa cümleyi sakın! Evet… “Satış sonuçtur!” Ancak çoğu satış profesyoneli sadece satışı amaçlar ve satış sürecinin o şiirimsi senfonisini hissetme zevkini kaçırır.

Deneyimlerimiz bize şunu gösterdi; Bu meslekte başarılı olmanın sırrı farkındalıktır. Bu kısaca kendinin farkında olman demek. Daima hangi merkezinde olduğunu ara sıra sor kendine. Duygularında mısın, zihninde misin yoksa bedeninde misin? Kendini bilmen müşterilerinin beden dilini okuyabilmeni, onu anlamanı kolaylaştıracak mikro sinyalleri görebilmeni, doğru soruları doğru zamanda sorabilmeni ve satışını kapatabilmeni kolaylaştıracaktır. Notalar, notaların arasındaki boşluklar olmaksızın var olamazlar. Satış bir senfonidir. Satış bir akışkanlıktır. Satış bir beceridir. Bu beceriyi kazanabilmeniz için öncelikle sonucu aklınızda tahayyül edebilmeniz, gelecek olan başarıyı kalbinizle hissedebilmeniz, müşterilerinizi incelikle anlamanız ve tüm bunlar olurken sakinliğinizi ve soğuk kanlılığınızı koruyabilmenizle gelir.

Bizler o Aralık günü uluslararası gayrimenkul sektörü tarihinde iz bırakan bir satış deneyimi yaşadık. 1 saat içinde toplam 134 daire… Dile kolay…

Bu başarıyı ekip olarak deneyimlememize önayak olan Sayın Ömer Faruk Akbal’a, Sayın Reşit Yusuf Akbal’a, Fuzul Holding bünyesindeki tüm yöneticilerimize, desteklerini esirgemeyen tüm Fuzul çalışanı kardeşlerimize, o gün yanımızda olan aile ve dostlarımıza, ortak paydaşlarımıza ve Galatasaray Camiası’na teşekkürlerimizi sunarız.

Emrah Altuntecim
Yönetim Danışmanı, Eğitmen, Yazar

Küresel Çapta Fintech Finansmanı 52,4 Milyar Dolara Geriledi

$
0
0

ABD merkezli fintech'ler yatırımların üçte ikisinden fazlasını çekerken, EMEA bölgesindeki fintech'lere yatırımlar yüzde 50'den fazla düştü. Ancak bu dönemde bazı sektörler güçlü finansman çekmeyi başardı. Tedarik zinciri ve lojistik odaklı fintech'ler bu yılın ilk yarısında 8,2 milyar dolar tutarında finansman çekerek, 2019 yılında görülen 5,5 milyar dolarlık yatırım rekorunu büyük bir farkla kırdı.

KPMG'nin küresel çapta fintech'lere yatırımları mercek altına aldığı “Pulse of Fintech” raporuna göre; 2023 yılının ilk altı ayı küresel çapta fintech piyasası için gerek toplam finansman miktarında gerekse anlaşma sayısı açısından zor geçti. Fintech'lere yapılan yatırımlar 2022 yılının ikinci yarısındaki 63,2 milyar dolardan 2023 yılının ilk yarısında 52,4 milyar dolara, aynı dönemler için anlaşma sayısı ise 2 bin 885'ten 2 bin 153'e geriledi.

Küresel makroekonomik endişeler (yüksek enflasyon ve artan faiz oranları), jeopolitik gerilimler (Rusya ve Ukrayna arasında devam eden savaş) ve teknoloji sektöründeki zorluklar (düşük değerlemeler ve çıkışların azalması) gibi faktörlerin etkisiyle piyasayı saran belirsizlik ortamı yatırımcıları etkilemeye devam etti. Birkaç ABD bankasının 2023'ün başlarında çökmesi de birçok yatırımcının bu yılın ilk yarısında bekle ve gör pozisyonu almasına neden oldu.

Ancak bu dönemde bazı olumlu gelişmeler de yaşandı. Rapora göre, 2023'ün ilk yarısında bazı sektörler güçlü finansman çekmeyi başardı. Tedarik zinciri ve lojistik odaklı fintech'ler bu yılın ilk yarısında 8,2 milyar dolar tutarında finansman çekerek, 2019 yılında görülen 5,5 milyar dolarlık yatırım rekorunu büyük bir farkla kırdı. Yeşil fintech'lere 2023 yılının ilk yarısında yapılan yatırımlar da 1,7 milyar dolara ulaşarak, 2022 yılındaki 1,5 milyar dolarlık yatırımı aştı.

Bölgesel ölçekte ise Amerika kıtasında fintech finansmanı, 2022 yılı ikinci yarısı ile 2023 yılı ilk yarısı dönemlerinde işlem sayısında 1.323'ten 1.011'e düşmüş olsa da yatırım miktarı açısından 28,9 milyar dolardan 36,1 milyar dolara yükseldi. EMEA bölgesinde ise fintech finansmanı aynı dönemler için yüzde 50'den fazla düşüş kaydetti. Bölgede 2022 yılının ikinci yarısında 963 anlaşma ile gerçekleşen 27,3 milyar dolarlık yatırım miktarı, 2023 yılının ilk yarısında 702 anlaşma ile gerçekleşen 11,2 milyara geriledi. Fintech finansmanı Asya - Pasifik (ASPAC) bölgesinde de düştü. Bu bölgede aynı dönemler için anlaşma sayısı 583'ten 432'ye yatırım miktarı ise 6,8 milyar dolardan 5,1 milyar dolara geriledi.

Konuyla ilgili açıklamada bulunan KPMG Türkiye Fintech ve Dijital Finans Lideri Sinem Cantürk, “Şu anda piyasalarda esen sert rüzgârları göz önüne aldığımızda 2023 yılının ilk altı ayında fintech finansmanının düştüğünü görmek sürpriz değil. Ancak fintech içindeki ödemeler, sigorta teknolojileri ve varlık teknolojileri gibi alt sektörlere büyük yatırımlar devam ediyor. Piyasa koşulları dengelenmeye başladığında, 2021'de yaşanan rekor seviyeler kadar olmasa da finansmanların muhtemelen toparlanacağını söyleyebiliriz. Üretken yapay zekânın finansal hizmetlerdeki kullanımı konusunda henüz yorum yapmak için erken olsa da ileriye bakıldığında, özellikle siber güvenlik, regülasyon teknolojileri ve varlık teknolojileri gibi alanların muazzam ilgi ve finansman çekmesini öngörüyoruz. Önümüzdeki altı ay içinde, şirketler üretken yapay zekâdan etkili bir şekilde yararlanmanın yollarını aradıkça yatırımcıların da bu alana daha fazla ilgisini görebiliriz.” dedi.

ABD merkezli fintech'ler yatırımların üçte ikisinden fazlasını çekti

2023 yılının ilk yarısında ABD merkezli fintech'ler yapılan yatırımlardan aslan payını aldı. Bu ülkedeki fintech'lere yapılan 34,9 milyar dolar tutarındaki finansman, küresel ölçekte yapılan 52,4 milyar dolarlık yatırımın üçte ikisinden fazlasını oluşturdu. ABD'de, aralarında Coupa'nın Thomas Bravo tarafından 8 milyar dolara satın alınması, Stripe'ın 6,9 milyar doları tutarında yatırım alması, EVO payments'in Global Payments tarafından 4 milyar dolara satın alınması, Duck Creek Technologies'in Vista Equity Partners tarafından 2,6 milyar dolara satın alınması ve Moneygram'ın Madison Dearborn Partners LLC tarafından 1,8 milyar dolara satın alınmasının da yer aldığı, her biri 1 milyar dolardan fazla beş büyük çaplı yatırım gerçekleşti. Buna karşın EMEA ve ASPAC bölgelerinin her birinde 1 milyar dolar ve üzerinde sadece birer işlem gerçekleşti. EMEA'da İngiltere merkezli Wood Mackenzie, Veritas Capital tarafından 3,1 milyar dolar karşılığında satın alınırken, ASPAC'da Çin merkezli Chongqing Ant Consumer Finance 1,5 milyar dolar tutarında fon topladı.

EMEA bölgesindeki fintech'lere yatırımlar yüzde 50'den fazla düştü

Bu yılın ilk yarısında EMEA bölgesinde sadece 11 milyar dolarlık finansman gerçekleşti. Bu rakam geçen yılın ikinci yarısında 27 milyar dolar seviyesinde bulunuyordu. Wood Mackenzie'nin Veritas tarafından 3,1 milyar dolara satın alınması, yapay zekâ destekli kredi şirketi Abound'un 602 milyon dolar yatırım alması ve e-ticaret platformu eToro'nun 250 milyon dolar yatırım alması da dâhil olmak üzere, Birleşik Krallık'taki fintech'ler 6 milyar dolarlık yatırım miktarı ile bölgedeki yatırımların yarısından fazlasını çekti. Bölgedeki diğer ülkeler Birleşik Krallık'ın çok gerisinde kaldı.

ASPAC bölgesinde fintech finansmanı 5,1 milyar dolara geriledi

ASPAC bölgesindeki fintech finansmanı ise geçen yılın ikinci yarısında 6,8 milyar dolar iken, bu yılın ilk yarısında 5,1 milyar dolara geriledi. ASPAC bölgesindeki en büyük fintech yatırımı Çin merkezli tüketici finans hizmetleri şirketi Chongqing Ant Consumer Finance tarafından toplanan 1,5 milyar dolarlık fon oldu.

Ödemeler sektörü en iyi yatırım çeken fintech alt sektörü olmaya devam ediyor

Ödemeler sektörü bu dönemin en büyük üç anlaşması olan 8 milyar dolar tutarındaki Coupa'nın Thomas Bravo tarafından satın alınması, Stripe'ın 6,9 milyar dolarlık finansmanı ve EVO Payments'ın Global Payments tarafından 4 milyar dolara satın alınması da dâhil olmak üzere 16,2 milyar dolar tutarındaki finansman ile bu yılın ilk yarısında küresel olarak fintech finansmanının büyük bir kısmını çekmeye devam etti.

Tedarik zinciri, lojistik ve yeşil fintech'ler aşağı yönlü trendleri tersine çevirdi

Büyümelerini sürdüren bazı fintech alt sektörleri 2023 yılının ilk yarısında mevcut piyasa zorluklarına karşı gösterdikleri direnç ile aşağı yönlü eğilimleri tersine çevirdi. Özellikle, tedarik zinciri ve lojistik odaklı fintech'ler 8,2 milyar dolarlık fintech finansmanı sağladı ve henüz yıl bitmeden yıllık rekor seviyeye ulaştı. Yeşil fintech de 1,7 milyar dolar finansman çekerek sektörün 2022'deki toplam finansman miktarının şimdiden önüne geçti.

2023 yılının ilk yarısında gerçekleşen en büyük 10 küresel fintech yatırımı

SıraŞirketYatırım MiktarıMerkezSektör
1Coupa8 milyar dolarSan Mateo, ABDKurumsal/B2B
2Stripe6,9 milyar dolarSan Francisco, ABDRegtech
3EVO Payments4 milyar dolarAtlanta, ABDÖdemeler
4Wood Mackenzie3,1 milyar dolarEdinburgh, Birleşik KrallıkKurumsal/B2B
5Duck Creek Technologies2,6 milyar dolarBoston, ABDInsurtech
6Moneygram1,8 milyar dolarDallas, ABDÖdemeler
7Chongqing Ant Consumer Finance1,5 milyar dolarChongqing, ÇinTüketici Finansmanı
8Paya1,3 milyar dolarAtlanta, ABDÖdemeler
9Generate880,6 milyon dolarSan Francisco, ABDKurumsal/B2B
10Abound602 milyon dolarLondra, Birleşik KrallıkTüketici Finansmanı

KPMG'nin küresel çapta fintech'lere yatırımları mercek altına aldığı “Pulse of Fintech” raporunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz, haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

PİLOT'un 11. Dönemi İçin Seçilen Girişimler Belli Oldu

$
0
0

TT Ventures'ın Girişim Hızlandırma ProgramıPİLOT'un 11. dönemine seçilen 7 girişim yeni dönemde, TT Ventures tarafından 50 bin dolarlık yatırım alma ve Türk Telekom ile iş birliği yapma fırsatını elde edecek. Ayrıca, bu girişimler Amerika'daki girişimcilik ekosistemine yönelik global bir vizyon kazanacakları ve işlerini geliştirebilecekleri iki haftalık bir programa katılacaklar.

Yapılan kapsamlı değerlendirmeler sonucunda egaranti, Finceptor, FINSO, F-Ray/JetScoring, Link Robotics, Medialyzer ve Sensemore girişimleri programa kabul edildi.

Fintech, web3, yapay zeka, üretim ve pazarlama teknolojileri gibi farklı alanlarda faaliyet gösteren bu girişimler, Türk Telekom'un sunduğu özel imkanlardan faydalanarak, alanlarında uzman profesyonellerden ve deneyimli girişimcilerden alacakları geri bildirimlerle girişimlerini daha da geliştirme fırsatına sahip olacaklar.

Girişimler aynı zamanda, Türk Telekom ile iş birliği yapma imkanını da değerlendirebilecekler. Programı başarıyla tamamlayan ekipler, fikirlerini seçkin yatırımcıların katıldığı PİLOT Demo Day etkinliğinde sunma şansına sahip olacaklar.

PİLOT'un 11. Dönemine Seçilen Girişimler

  • egaranti, garanti belgelerini dijitalleştiren ve tüketicilere garanti süreçlerini tek bir platformdan kontrol etme olanağı sunan bir web uygulaması olarak faaliyet gösteriyor.
  • Finceptor, Web3 projelerinin token halka arzı (ICO) öncesi likidite finansmanı, ICO ve ICO sonrası dönemlerde fon sağlama işlevi gören bir yatırım platformu olarak hizmet veriyor.
  • FINSO, tüketicilerin kredi ile alışveriş yapmalarını sağlayan bir finans uygulaması. Bankalar ve BNPL (Al, Şimdi Öde) kredi sağlayan kurumlarla entegrasyon yaparak müşterilerin mobilyadan okul ücretlerine kadar her sektördeki alışverişlerini tek bir dokunuşla istedikleri finans kuruluşundan karşılamalarını sağlıyor.
  • F-Ray/JetScoring, bankaların, finansal kuruluşların ve tedarikçilerin müşteri risklerini ölçebilmeleri için otomatik finansal risk değerlendirme raporları üretmelerine yardımcı olan bir analiz ve raporlama platformu.
  • Link Robotics, kamera, ataletsel ölçüm ünitesi, GNSS gibi farklı sensör verilerini kullanarak geliştirdiği sensör füzyon motoru sayesinde geleceğin mobilitesi için hassas, güvenilir ve kesintisiz konum bilgisi sağlayan navigasyon sistemleri geliştiriyor.
  • Medialyzer, reklam verenlerin medyadan daha iyi geri dönüşler elde etmelerine yardımcı olan bir SaaS girişimir. İkinci ekranlardan elde edilen online verilere dayanarak TV ve radyo reklamlarının performansını ölçüyor ve iyileştirmeler yapıyor.
  • Sensemore ise, makine sağlığı analizi için tasarlanmış donanım, yazılım ve yapay zeka destekli araçlar ile güvenilirlik odaklı bir varlık ve bakım yönetimi platformu sunuyor.

TT Ventures Genel Müdürü Muhammed Özhan yaptığı açıklamada, 2013'ten bu yana Türkiye'nin girişimcilik ekosistemini güçlendirme ve erken aşama girişimlerle iş birliği yaparak onları dünya sahnesine taşıma amaçları doğrultusunda çalıştıklarını belirtti. Özhan ayrıca, TT Ventures'in girişim sermayesi yatırım fonu ve PİLOT mezunları da dahil olmak üzere girişimlere yatırım yaparken, San Francisco'da açılan TT Ventures Ofisi ile girişimleri küresel arenaya bağlama hedefi taşıdığını ifade etti.

Türk Telekom'un girişimcilere yönelik ofis imkanları sağladığı Santral binası ve Atatürk Kültür Merkezi'ndeki Girişimcilik Merkezi ile girişimlere geleceğe yönelik fikirleri hayata geçirme fırsatı sunduğunu söyleyen Özhan, desteklenen girişimlerin başarılı projelere imza atmalarının gurur verici olduğunu vurguladı. Özhan, TT Ventures ve PİLOT aracılığıyla Türk Telekom'un teknoloji birikimini ve deneyimini girişimlere aktarmaya devam edeceklerini de belirtti.

Sizler için derlediğimiz haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Dikkat! Tam 700 Bin Yatırımcı Girişimcilerimizin Peşinde!

$
0
0

Türkiye'nin en büyük 'odası' İTO, altı yıldır 'bilgiyi ticarileştiriyor'. İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) kurduğu Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) girişimcilere sağladığı her türlü imkanın yanında ülkenin en büyük metropolünde ticarete yön veren iş insanlarına birebir erişim fırsatı da sunuyor. Girişimciler İTO'nun 700 bine yakın üyesinin temsil edildiği 81 meslek komitesine her ay sunum yaparak fikirlerine yatırım, ürünlerine müşteri ya da ilerleyişlerini hızlandıracak öneri bulabiliyorlar. BTM Genel Müdürü İbrahim Elbaşı, Milliyet Executive'in sorularını yanıtladı.

BTM, girişimleri hangi kriterlere göre ve hangi yöntemlerle destekliyor?

BTM, İstanbul Ticaret Odası tarafından yenilikçi iş fikirlerinin ticarileşerek ülkemize katma değer sağlaması amacıyla 6 yıl önce vakıf statüsünde hayata geçirilen bir startup merkezi. Fikir aşamasından yatırım aşamasına kadar tüm sektörlerden her seviyedeki girişimin ihtiyaçları doğrultusunda içeriğini oluşturduğumuz programlarımız var ve girişimciler bu programlarımızdan herhangi bir ücret ödemeden faydalanabiliyor. Eğitimler, mentorluk hizmeti, yatırımcı eşleştirmeleri ve 7/24 açık çalışma alanı kullanımı gibi çeşitli imkanları bu programlarımız kapsamında BTM üyesi olan girişimcilere sunabiliyoruz. Bu programlarımıza aralık ve haziran olmak üzere her yıl iki kez başvuru topluyoruz ve bu başvuruları değerlendirerek girişimcileri programlarımıza dahil ediyoruz. Girişimcilik ekosisteminin bir diğer önemli paydaşı olan yatırımcılara yönelik de hizmetlerimiz var. Ekosisteme nitelikli startup yatırımcıları kazandırmak amacıyla ülkemizde ilk niteliği taşıyan Yatırımcı Hızlandırma Platformu'nu bir süre önce hayata geçirerek önemli bir adım atmıştık. Kısa dönem içinde bu platformu güçlendirmeye, farklı fonksiyonlar kazandırmaya hazırlanıyoruz. Aynı zamanda ulusal ve uluslararası kurumların işbirliği ve desteğiyle spesifik temalara odaklanan özel programlar yürütüyoruz. Örneğin İstanbul Kalkınma Ajansı'nın desteği, Tüm Mucitler İcat İnovasyon ve Araştırma Derneği işbirliği ile yıllardır yürüttüğümüz Mucit Girişimci Programı kapsamında icadı olan ve icadının patent başvurusunu yapmış ya da yapacak mucit girişimcilerin ürünlerini ticarileştirmeleri ve yatırımcıyla buluşturmaları için 6 aylık periyodlarda onları destekliyoruz. Programımızdan bugüne kadar 120 girişimci faydalandı ve ağustos ayı içinde ikinci döneminin kapanış etkinliğini gerçekleştireceğiz. 

4.5 milyarı aşkın değerleme

Öte yandan Alman Uluslararası İş Birliği Kurumu'nun desteğiyle yürüttüğümüz Grow Up isimli programımız kapsamında girişimcilik ve sosyal uyum faaliyetleri yoluyla Türkiye'de dezavantajlı gruplara fırsat eşitliği sağlamayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda dünyaya açılmak istenen girişimcileri küresel yatırımcılar ile buluşturduğumuz “WinGlobal: Küresel Doğan Startuplar” projemiz de tüm hızıyla devam ediyor.

Bugüne kadar kaç girişime destek verildi? Bu girişimlerin şu anki toplam yatırım değeri hangi büyüklüğe ulaştı?

Kuruluşumuzdan bu yana programlarımıza 20 bin girişimci başvurusu aldık. Bu zamana kadar 8 bine yakın girişimciye ve 5 bine yakın girişime destek verdik. Girişimlerimizin toplam değerlemesi 4.5 milyar Türk Lirası'nı geçti. BTM girişimcilerinin bugüne kadar yaptığı toplam satış miktarı ise 330 milyon Türk Lirası'nı aştı.

İTO, girişimcilik ve ticaret açısından genç girişimciler için gerçek bir okul. BTM girişimcilerinin, İTO üyelerinin deneyimlerinden yararlanabilmesi için neler yapıyorsunuz?

BTM'de aldıkları çeşitli destekler ile projelerini geliştiren girişimciler, dünyada ilk defa bir ticaret odası tarafından kurulan ve ölçek olarak emsalsiz bir girişimcilik merkezinin ayrıcalıklarından yararlanıyor. 81 meslek komitesi ile 700 binden fazla üyesi olan İTO iştiraki olması sebebiyle aynı zamanda organik bir yatırım ağına sahip olan BTM'de girişimciler, İTO'nun 81 meslek komitesinden projeleri ile ilgili olan komitelere giderek sunum yapma hakkına erişebiliyor. Aylık olarak düzenlenen komite eşleştirmeleri girişimciler projeleri hakkında sektördeki bilirkişilerden geri dönüşler alarak hem gerekli geliştirmeleri yapabiliyor hem de bu durum onlara gerek müşteri olarak gerekse de yatırımcı olarak geri dönüyor. BTM'de süreçlerini başarı ile tamamlayan BTM girişimcileri yılda iki kez gerçekleştirdiğimiz ve girişimciler ile yatırımcıları bir araya getirdiğimiz Sahne XL isimli etkinliğimizde sahneye çıkarak iş modellerini ve finansal argümanlarını startup yatırımcılarına ve İTO üyelerine anlatma fırsatı buluyor.

Üyeler hızlandırmaya koştu

İTO üyelerinin çocuklarından ya da torunlarından BTM girişimcisi olan var mı? Bir başka deyişle aile işinde görev almaktansa girişimciliği seçen İTO üyesi çocukları ya da torunları oluyor mu?

İTO üyelerimizin bu anlamda bize çok sayıda yönlendirmesi oluyor. Hatta sadece yakınları değil kendileri de bizim programlarımıza katılımcı olarak geliyorlar. Özellikle girişimcilik ekosistemindeki nitelikli startup yatırımcılarını ve mentorlarını artırmaya yönelik olarak başlattığımız Yatırımcı Hızlandırma Programı'na İTO üyelerinin gösterdiği büyük teveccüh bizi gururlandırdı. BTM'ye gelip, girişimciler için yarattığımız ortamı görerek deneyimleyen İTO üyeleri hem yakınlarını hem de değerli buldukları potansiyel girişimcileri BTM'ye gönül rahatlığıyla yönlendiriyorlar.

Desteklediğiniz girişimlerden öne çıkanları, girişim fikri olanlara örnek olabilecekleri kısaca anlatır mısınız?

Her başarılı girişimin hikayesinde onu yukarıya taşıyan nedenler farklılaşır. Zaten bir girişimin farklı olması gerekir ki odaklandığı pazar içinde kendine yer açabilsin. Bu nedenle örnekler üzerinden ilerlemek yerine, olmazsa olmazlar üzerinden bir tanım yapmak daha doğru olur. Öncelikle bir girişim yalın ve yenilikçi yöntemlere başvuran bir modele sahip olmalı. Girişimin girişim olması için yenilikçiliği odak noktasında tutmasının yanı sıra, yüksek büyüme potansiyeli taşıması gerekiyor. Girişimciliği ben 'fırsatları yakalamada gösterilen atiklik' olarak tanımlıyorum. Her ne kadar iş modeli bir girişimi anlatmada en temel öğe olsa da zamanla farklılaştırılabilir veya bazen yepyeni bir iş modeliyle değişebilir. Ancak girişimcilik ruhunu yansıtan fırsatı görme ve o fırsatı avantaja dönüştürecek hız ve kabiliyette olma her zaman girişimleri başarıya taşıyan unsur olarak kalmaya devam eder.

Bir girişimin/startup'ın sunum sırasında emsalleri arasından sıyrılabilmesi, yatırımcıların dikkatini çekmesi için yapması gerekenleri sıralar mısınız?

Yatırımcılar genellikle iş fikrinden çok girişimciye ve onun potansiyeline yatırım yapar. Dolayısıyla iyi oluşturulmuş bir ekip ve ekibinin girişim içinde öne çıkan yetkinlikleri son derece önem taşıyor. Bunun dışında ürün ve pazar uyumu, büyüme potansiyelinin yüksek olması, yenilikçi bir iş modeli ve iş planı, yatırımcıların karar alma süreçlerini oldukça etkiliyor.

Yapay zeka ve enerji öne çıkıyor

Gelecek 5 yılda hangi alanlardaki girişimlerin yatırımcılar tarafından daha fazla ilgi görmesini, yatırım almasını öngörüyorsunuz?

Şu an yapay zeka alanında yapılan çalışmalar geleceğe dair bize ipuçları veriyor. Yapay zekanın bulunduğu tüm sektörler, oyun girişimleri şu an olduğu gibi gelecekte de popülerliğini koruyacaktır. Ek olarak, dünya genelinde gözlemlenen sorunlar ve bu sorunların çözümlerine yönelik tartışılan sürdürülebilirlik kavramını destekleyen girişimler dikkat çekmeyi sürdürecektir. Özellikle devletlerin yeni stratejiler ve politikalar geliştirdiği enerji üretimi ve enerji verimliliğine yönelik girişimler gelecekte de ön planda kalmayı sürdürecektir. Kısaca sürdürülebilirlik kendi başına bir sektör olarak startupların ve yatırımcıların ilgisini çekmeye devam edecektir. Bu dikeyde kullanılan teknolojilerin zaman içinde ciddi anlamda çeşitliliğe maruz kalacağını öngörüyorum.

Sizce bir girişime verilebilecek en önemli destek nedir? Sermaye mi, deneyim paylaşımı mı, network paylaşımı mı?

Şüphesiz her biri önemli ancak deneyim paylaşımı ve vizyon bir girişime verilebilecek en önemli desteklerin başında geliyor. Bunu bir hasta doktor ilişkisi olarak düşünebilirsiniz. Doğru tanı ve teşhis, doğru tedavi hayat kurtarır. Ancak yanlış tanı ve yanlış tedavi hastanın hayatını kaybetmesine sebep olabilir. BTM olarak işte biz de tam bu noktada girişimlere destek sunuyoruz ve onlara yol gösteriyoruz. Her birine ihtiyacı olan mekanizmaları sunuyor, onlara özel destekler veriyoruz.

Dünyada en iyi 5 arasında

Türkiye'deki startup ekosistemini, diğer gelişmekte olan ülkelerle kıyasladığınızda neler söylersiniz? Artılar, eksiler...

Türkiye'de artık bu anlamda bir zihin dönüşümü gerçekleşti. Bugün geldiğimiz noktada BTM ve BTM gibi kuruluşların artması, teknoparklar ve bu yöndeki devlet destekleri girişimcilik ekosisteminin gelişimine ve büyümesine katkı sağlıyor. BTM'nin başarısı artık hem ulusal hem de uluslararası platformlardan fark ediliyor ve takdir ediliyor. Son olarak, 90 ülkeden yaklaşık 2.000 kuluçka ve hızlandırma merkezinin verileri ile bir endeks oluşturan ve bu konuda dünyanın en saygın kurumlarından biri olan İsveç merkezli UBI Global tarafından üniversiteler de dahil kamu ve özel sektör kuluçka merkezleri arasında dünyanın en iyi 5 kuluçka merkezi arasında gösterildik. Bugün dünya genelinde böyle bir konuma gelebilmek ülkemizdeki girişimcilik ekosistemi açısından son derece önemli. Bundan sonra da girişimcilik alanında bu başarı hikayelerinin devam etmesi ve bu anlamda sürdürülebilirlik sağlanması ülkemizin ekonomik kalkınmasında önemli rol üstlenmeye devam edecek.

Yatırımcıların startuplara ilgisi düşük faiz ortamında arttı. Şimdi ortodoks politikalara dönüldüğünde bu ilgide azalma bekliyor musunuz?

Startup girişimcilerinin asıl mücadele ettiği şey herhangi bir rakip markadan öte, çevresel belirsizlik algısıdır. Dolayısıyla konjonktürel gelişmeler ve politikalar girişimciler açısından belirleyici konular değil, analiz edilmesi gereken verilerden ibarettir. Asıl mesele öngörülebilirlik ve buna dair sentezlerdir. Zaman zaman planlarda aksamalar ve hatalar gerçekleşebilir ancak iyi bir girişimci bunlar karşısında vaziyet alabilen ve tüm bunları öncesinden ölçebilendir. Elbette makro stratejik eksenlerdeki anlık değişimler herkesi etkilediği gibi girişimcileri de etkiler. Ancak gerçek şu ki, rasyonel işlenen ekonomi politiği öngörülebilirlik anlamında girişimcilerin talep ettiği zemini teşkil eder.

İTO'nun altı yıl önce kurduğu startup merkezi olan Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) hakkında daha fazla bilgi edinmek için btm.istanbul web sayfasını mutlaka innceleyin.

Milliyet Executive'in BTM Genel Müdürü İbrahim Elbaşı ile yaptığı röportajı, girişimci okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Dijital Rehber Girişimi GeziBilen, Fonangels'da Yatırım Turunda

$
0
0

GeziBilen, 2019 yılında M. Samet Özdemir ve Furkan Korkutata tarafından İstanbul'da kurulmuş bir Dijital Rehber mobil uygulama girişimi.

Uygulama temelde, gezginlere tatilleri ve seyahatleri boyunca şehirleri keşfederken kusursuz bir deneyim sunmayı amaçlıyor. Sesli, görsel ve uygulama içi navigasyon gibi deneyimlenmiş içeriklerle kullanıcılara rehberlik etmeyi ve gezilerini daha keyifli hale getirmeyi hedefliyor. Faz I'de, Türkiye'nin en çok turist çeken 20 ili seçilmiş durumda. Bu illerdeki tüm içerikler, GeziBilen ekibi tarafından özenle hazırlanıp gezilerek fotoğraflanıyor, yazılıyor ve seslendiriliyor.

GeziBilen, seyahat ve turizm başlığı altında farklı kullanıcı ihtiyaçlarına yanıt veren tamamlayıcı bir hizmet sunuyor. Hafta sonu gezileri, iş gezileri, farklı şehirlere yapılan seyahatler, doğa gezileri, lezzet rotaları, tarihi ve turistik yerleri keşif amaçlı ziyaretler gibi pek çok kullanım senaryosunda pratik çözümler sunuyor. Uygulama, herkesin ihtiyaç duyduğu güncel ve doğru bilgilerle kullanıcılarına destek oluyor.

GeziBilen, IOS, Android ve Huawei mobil platformlarında 125 binden fazla indirme sayısına ulaşmış, 90 bin kayıtlı üyeye ve 25 bin aktif kullanıcıya sahip. Son bir yıl içinde rotaları inceleyen gezgin sayısı 115 bini aşmış. Ayrıca, uygulama içerisinde yer alan gezi noktaları son bir yıl içinde 280 binden fazla kez okunmuş.

Asıl hedef kitlesi yurt dışından Türkiye'ye gelen yabancı turistler olan GeziBilen'in, Türkiye'de başlamasının önemli bir avantajı bulunuyor. Ülkemiz, turistlerin en çok tercih ettiği destinasyonlardan biri olduğu için ürün pazar entegrasyonu için değerli bir test ortamı sunuyor aslında.

GeziBilen, Fonangels'da Yatırım Turunda

Girişim, 24 Temmuz - 4 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşen ön talepte 243 potansiyel yatırımcısından 2.113.133 TL ile %105 oranında talep toplamış.

7 Ağustos itibariyle Fonangels Kitlesel Fonlama Platformu’nda yatırım turuna başlayan GeziBilen yatırımcılarına 18 Ağustos’a kadar yatırım yapmaları durumunda %15 bedelsiz pay avantajı sunuyor.

Girişimin şimdiye kadar topladığı fonlarla ilgili tüm detayları Fonangels yatırım sayfasından inceleyebilirsiniz.

GeziBilen hakkında daha fazla detay sahibi olmak için web sitesini gezibilen.com adresinden inceleyebilir, yine site üzerindeki linklerden uygulamalarını edinebilir ve inceleyebilirsiniz.

Haberimizi tüm yatırımcı okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Dinamik Hızlandırma Programı, Yenilikçi Enerji Çözümlerini Arıyor

$
0
0

Enerji sektörü büyük bir dönüşüm süreci yaşarken genç girişimleri, start-up'ları, yenilikçi projeleri desteklemek üzere harekete geçen CK Enerji, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılında, 'enerji sektörünün 2023 yılı projesi' olmaya aday 'Dinamik Hızlandırma Programı'nı Ankara'da girişimcilere tanıttı.

Dinamik Girişim Hızlandırma Programı; tamamlanmış teknolojilere veya ürünlere sahip ileri aşama girişimlere özel olarak tasarlanmış, girişimlerin enerji sektöründeki büyüme potansiyellerini keşfetmelerine ve CK Enerji desteğiyle enerji sektöründe hızla ilerlemelerine olanak sağlayan bir hızlandırma programı. 

BEDAŞ, AEDAŞ ve ÇEDAŞ ile Viveka İnkübasyon Merkezi’nin işbirliğiyle düzenlenen Dinamik Hızlandırma Programı, 'elektrik dağıtım sektörü ve dağıtım teknolojileri' konularında yenilikçi, teknolojik, ekonomik ve çevresel açıdan çözümler üreten akademisyen, öğrenci ve start-up'ların prototip seviyesindeki Ar-Ge projelerini hayata geçirmeyi hedefliyor.

Programa kimler başvurabilir?

Programa; ürününü tamamlamış ve ticarileşmeye hazır, kurumlar tarafından belirlenen ihtiyaç alanları ve problem sahalarına yönelik teknolojileri ve Ar-Ge kapasitesi ile çözüm üretecek olan ileri aşama girişimler başvurabilir

Dinamik; girişimlere enerji sektöründeki güncel ihtiyaçları keşfetme, bu ihtiyaçlara yenilikçi çözüm geliştirme ve sektör uzmanlarıyla ağ oluşturma gibi fırsatlar sunarak, dünyanın en hızlı büyüyen enerji piyasasına yolculuklarında girişimcilere eşlik ediyor.

Sensör Teknolojileri, Robotik Teknolojiler, Kestirimci Bakım, AR ve VR Teknolojileri, Malzeme Teknolojileri, Envanter Takip Sistemi, Makine Öğrenmesi ve Veri Analizi, Görüntü İşleme Teknolojisi, Haberleşme Teknolojileri, Dijitalleşme, IoT üzerine yenilikçi çözüm geliştiren tamamlanmış teknolojilere veya ürünlere sahip girişimlere yöneliktir.

Başvuru ve Değerlendirme Süresi nasıl?

Program başvuruları Temmuz ayında başlamış, 23 Ağustos 2023 tarihinde başvuru sürecinin dolmasının ardından projelerin nihai değerlendirmesi ise Ocak 2024’te Demo Günü final sahnesinde yapılacak.

Başvuru yapan girişimlerin sahip oldukları teknoloji ve Ar-Ge kapasiteleri tanımlanan ihtiyaç alanları ve inovasyon temaları kapsamında Viveka program ekibi ve CK Enerji uzmanları ile değerlendirilecekmiş.

Dinamik Hızlandırma Programı hakkında detaylı bilgi edinmek için viveka.com.tr/dinamik web safyasını ziyaret edebilir, başvurularınızıburadan yazabilirsiniz.

Haberimizi enerji sekötüne yönelik projesi olan giirşimciler başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


EY Girişimci Kadın Liderler Programı Başvurularınızı Bekliyor

$
0
0

Şirketten yapılan açıklamaya göre, işlerini geliştirmeyi ve dünya çapında büyümeyi hedefleyen kadın girişimcileri destekleyen program, katılımcılarına eğitim, iş geliştirme, mentorluk ve networking (ağ oluşturma) alanlarında destek sunuyor.

EY Türkiye, girişimci kadınları uluslararası pazarlarda etkin faaliyet göstermeye ve rekabet etmeye hazırlamayı amaçlayan program kapsamında bugüne kadar toplam 60 kadın girişimciye destek verdi.

Bu yıl da EMEIA Bölgesi (Avrupa, Orta Doğu, Hindistan ve Afrika) genelinde düzenlenecek EY Girişimci Kadın Liderler Programı'na katılmak isteyen kadın girişimciler, başvurularını 15 Ağustos'a kadar yapabilecek.

Ücretsiz olan program ile bağımsız bir jüri tarafından seçilecek kadın girişimcilerin, iş dünyasının başarılı liderlerinin bilgi ve deneyimlerinden yaralanabilecekleri bir ağa katılmalarına, şirketlerini ciro ve istihdam anlamında büyütmelerine imkan sağlanıyor.

EY Girişimci Kadın Liderler Programı ile dünyaya açılma fırsatı

Açıklamada görüşlerine yer verilen EY Girişimci Kadın Liderler Programı'nın Türkiye liderliğini yürüten EY Türkiye Vergi Hizmetleri Şirket Ortağı Müge Tan Belviso, sürekli dönüşen ve hızla değişen iş dünyasının beklenmedik zorluklar ve fırsatlar çıkarabildiğini belirterek, şunları kaydetti:

'Biz EY olarak, Girişimci Kadın Liderler Programı ile bu değişim içinde yolunu bulmaya çalışan kadın girişimcilere stratejik konularda yeni bir bakış açısı sunarak, potansiyellerinin tamamını ortaya çıkarabilmeleri için çalışıyoruz. Bu program, girişimci kadınlara çok geniş ve kapsamlı EY kaynaklarına erişim sunmakla kalmayıp, danışmanlık ve mentorluk desteği, network oluşturma ve teknik bilgilerini geliştirme olanağı sağlıyor.'

Programın 55 ülkeyi kapsayan ve 800'den fazla başarılı kadın girişimciden, ilham veren rol modellerden oluşan küresel bir topluluk yarattığını ifade eden Belviso, 'Bu vesileyle de kadın girişimcilere liderlik becerilerinin yanı sıra ihtiyaç duydukları temel alanlarda bilgi ve yeteneklerini geliştirme, güçlü bir girişim ve iletişim ağının parçası olma fırsatı sunuyor. Özellikle Türkiye'de kadın girişimcilerin desteklenmesinin ülkemiz için önemli bir sosyal ve ekonomik gelişim potansiyeli sağladığına inanıyoruz.' değerlendirmesinde bulundu.

Belviso, kadın girişimcileri cesaretlendirmeyi ve büyüme yolunda desteklemeyi hedefledikleri bu programla Türkiye'nin gelişimine sağladıkları katkıları da artırmayı hedeflediklerini belirtti.

Program kapsamında, bire bir mentorluk desteği sağlanacak

Verilen bilgiye göre, programa katılmaya hak kazanan kadın girişimcilere şu olanaklar sağlanacak:

'Türkiye'nin en başarılı girişimcilerinin ve iş liderlerinin de dahil olduğu seçkin bir ağın parçası olma. İş stratejileri ve uygulamaları hakkında en güncel sorular, araştırmalar ve yönetim konuları ile ilgili bilgi edinme. Potansiyel ortakları, stratejik iş birlikleri, müşterileri ve tedarikçileri etkin bir şekilde tanımlama ve potansiyel sermaye kaynaklarına giden yolları bulmak için gerekli becerileri geliştirme. Bire bir mentorluk desteğine erişim avantajı elde etme. Liderlik ve iş becerilerini güçlendirme, kıdemli danışmanlarla ve deneyimli girişimcilerle görüşmeler yaparak büyüme fırsatlarını belirleme. Kurumsal yöneticiler, yatırımcılar ve medya arasında hem kendileri hem de şirketleri için görünürlüğü artırarak olası yeni iş birlikleri ve fırsatlar yaratma. 55 ülkede 800'den fazla kadın girişimciden ve ilham veren rol modellerden oluşan küresel bir topluluğa dahil olma.'

Öte yandan, EY Girişimci Kadın Liderler Programı'na katılmak isteyen kadın girişimcinin, şirketinde en az yüzde 25 hisse sahibi olması ve ana karar vericilerden biri olarak yer alması gerekiyor.

Bunun yanı sıra başvuran girişimcinin işlerini büyütme ve uluslararası pazarlara açılma hedefinin olması da bekleniyor. Ayrıca şirketin Türkiye merkezli olması, en az 3 yıldır faaliyet göstermesi ve son 2 yılda yıllık olarak en az 6 milyon TL ciro elde etmiş olması başvuru şartları arasında yer alıyor.

EY Girişimci Kadın Liderler Programı hakkında detaylı bilgi için ey.com/tr_tr/ey-turkiye-girisimci-kadin-liderler-programi web sayfasını ve 2023 broşürünü inceleyebilir, başvurularınızı 15 Ağustos'a kadarburadan yapılabilirsiniz.

Haberimizi kadın okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Lamborghini'nin ve Traktörcü Ferruccio'nun İlham Veren Hikayesi

$
0
0

Lamborghini. İsmi bile yürekleri hoplatan, süper spor otomobil denince akıllara ilk gelen markalardan biri olan, destansı otomobillerin üreticisi. Tasarımları ile efsaneler yaratan, muazzam güçlü motorları ile yolların efendisi konumunda anılan İtalyan marka, dünyanın belki de en çok hayal edilen otomobillerini üretiyor.

Otomotiv dünyasında ultra hız ve lüks ifadeleri bir araya geldiğinde akla gelen en öncü isimlerden biri olan Lamborghini, Ferruccio Lamborghini tarafından 2019 yılında İtalya'nın kuzeyindeki Cento şehrinde kurdu ve geliştirilmeye başladı.

Ferruccio Lamborghini, 28 Nisan 1916'da İtalya'nın Cento şehrinde çiftçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geliyor. Makinalara olan ilgisi çocukluk yıllarından itibaren mevcuttu ve bu ilgiyi makina mühendisliği eğitimi ile pekiştirmiş. İkinci Dünya Savaşı öncesi dönemde, çiftçilere kolaylık sağlayan çözümler sunarak girişimcilik yönünü ortaya koydu. Savaş sonrasında ise traktör fabrikası kurdu ve aynı zamanda spor otomobillere olan ilgisi de devam etti.

Ferruccio, hızlı araçlara olan ilgisini Fiat Topolino ile gösterdi. Ardından Alfa Romeo 1900, Lancia Aurelia B20, Jaguar E-Type, Maserati 3500GT ve Mercedes-Benz 300SL gibi ünlü modelleri deneyimledi. Ancak hayal ettiği performansa ulaşamadı ve sonunda Ferrari 250GT modelini satın aldı.

Ferruccio Lamborghini, bu noktada istediği spor otomobil deneyimine ulaşmıştır. Kısa süre içerisinde üç Ferrari daha satın alır. Ancak zamanla Ferrari araçlarında debriyaj sorunları yaşamaya başlar. Birkaç tamir denemesine rağmen sorun devam eder. Bu nedenle Ferrari fabrikasına gider ve kurucu Enzo Ferrari ile sorunları hakkında konuşur. Ancak Enzo Ferrari'nin cevabı oldukça tatsızdır: "Sen bir traktör üreticisisin Ferruccio ve bir traktör üreticisi asla Ferrari’yi eleştiremez."

Bu olay Ferruccio'yu harekete geçirir. Kötü bir kiracıyı ev sahibi yapar atasözü gereği, Ferruccio sorunlara çözüm bulma konusunda kararlıdır. Ferrari'nin debriyaj sistemi ile kendi ürettiği traktörlerin debriyaj sistemi aynıdır farkını fark eder. Bu sistemi geliştirerek Ferrari arabalarının debriyajlarını değiştirir ve sorunu çözer. Ancak Ferruccio Lamborghini burada durmaz. Enzo Ferrari tarafından küçümsendiği "Traktörcü Ferruccio" unvanına meydan okur. Artık amacı, Ferrari'den daha hızlı, dayanıklı ve güvenilir araçlar üretmektir.

Ferruccio Lamborghini'nin bu hırsı, Automobili Lamborghini firmasının kuruluşuna yol açar. Eski Ferrari mühendisi Gianpaolo Dallara ve test sürücüsü Bob Wallace ile çalışarak Lamborghini 350GT modelini üretirler. Bu yeni otomobil, Ferrari'lerin ötesinde bir performansa sahip olur.

İkinci model olan dört kapılı 400GT bekleneni veremez. Ancak Lamborghini Miura modeli, adını dövüş boğası eğitmeni Don Eduardo Miura'dan alır ve otomobil dünyasında çığır açan bir araç olur. Bu modelle birlikte günümüzün spor otomobilleri için temeller atılır.

Günümüzde Lamborghini ve Ferrari arasındaki yoğun rekabet, benzersiz spor otomobillerin üretilmesine devam etmektedir..

Easyapp Kitlesel Fonlama Turunda 19.6 Milyonluk Yatırım Aldı

$
0
0

Dijital dönüşüm için mobil odaklı çözümler geliştiren Taptoweb Bilgi Teknolojileri A.Ş. katma değerli yeni mobil uygulaması Easyapp, Google Play ve App Store’da yayına giren Easyapp, teknik ve yazılım bilgisi gerektirmeden mobil uygulamalar oluşturmaya imkân tanıyor.

Easyapp, SPK onaylıFonangels platformu üzerinden çıktığı kitle fonlama turunda 475.000.000 TL değerleme ile 19.6 milyon TL tohum yatırımı alarak son yılların en çok yatırım alan yazılım şirketi oldu.

100’ü nitelikli yatırımcı olmak üzere toplamda 713 yatırımcının katıldığı fonlama turu büyük ilgi gördü. Fonlamaya, katılanlar arasında Albaraka Portföy Yönetimi A.Ş. Fonangels GSYF de bulunuyor.

Easyapp aldığı yatırımla inovasyon ve büyümeye odaklanacak

Easyapp topladığı 19.6 milyon TL fon ile inovasyon ve büyüme stratejilerine odaklanacak. Böylece Easyapp, Türkiye’nin de dahil olduğu Avrupa ve ABD pazarlarındaki müşteri kitlesini genişletecek.

Easyapp alanında kritik öneme haiz birçok projeye imza atan Taptoweb çatısı altında katma değeri yüksek teknoloji olarak yerli ve milli imkânlarla üretildi.

Easyapp, erişilebilirlik problemleri ile yazılım ve teknik bilgiyi ortadan kaldırıyor

Taptoweb CEO’su Enes Zahid Urhan, Easyapp’in uygulama pazarındaki erişilebilirlik problemlerini ortadan kaldırdığını söyledi.

Google Play ve App Store’da yayına giren Easyapp, uçtan uca çözümler sunan “dijital dönüşüm sihirbazı” olarak tanımlanıyor.

Easyapp ile işletmeler ve bireyler, no-code çözümlerin ötesinde no-knowledge yapısıyla sadece yazılım değil teknik bilgi de gerektirmeden mobil uygulamalarını, web sitelerini büyük oranda zaman ve bütçeden tasarruf ederek tüm mobil cihazlarda kolayca oluşturabiliyor.

Easyapp’in öne çıkan özellikleri

Onlarca farklı kategoride uygulamalar hazırlamaya olanak tanıyan Easyapp, önizleme, uygulama marketleri ve web’de yayınlama özellikleri ile öne çıkıyor.

Ayrıca işletmeler ve bireyler Easyapp ile oluşturdukları uygulamalarda kullanıcı eğilimlerini ölçümleme gibi analizlerden de yararlanabiliyor.

Enes Zahid Urhan: Easyapp, işletme ve bireylerin dijital dönüşümünü kolaylaştırıyor

Easyapp’in aldığı 19.6 milyon liralık tohum yatırıma ilişkin konuşan Taptoweb Kurucusu ve CEO’su Enes Zahid Urhan, “Easyapp, teknik veya yazılım bilgisi gerektirmeden mobil cihazınızda uygulama oluşturmayı sağlayarak işletmeler ve bireylerin dijital dönüşümünü kolaylaştırmayı hedefliyor. Yatırım turundan elde ettiğimiz kaynakları, inovasyon ve büyüme stratejilerimize odaklanmak için kullanacağız. Uygulama oluşturma deneyimini daha da kolaylaştırarak başta Türkiye, Avrupa ve ABD pazarları olmak üzere müşteri kitlemizi genişletecek ve kısa zamanda pazarda güçlü bir dominasyon sağlayacağız.” ifadelerini kullandı.

Easyapp hakkında detaylı bilgi edinmek için easyapp.co web sitesini ziyare edebilir, mobil uygulamaları indirip inceleyebilirsiniz. Ayrıca kitelesel fonlama projeleri takip etmek için fonangels.com adresini de ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Teknoloji Girişimlerinin En Sık Yaptığı Kritik Hukuki Hatalar

$
0
0

Hızla büyüyen teknoloji şirketlerine ve ekipleri üzerine yapılan gözlemlere göre, bu tür şirketlerin sıkça düştüğü ve uzun vadede gelirlerini ciddi şekilde etkileyebilecek yaygın hatalar bulunuyor. Bu yazımızda, özellikle teknoloji alanındaki startup'ların geleceğini ve gelirlerini olumsuz etkileyebilecek, hukuki açıdan en sık yaptıkları sekiz hatayı ve bu hatalardan kaçınmak için gereken noktaları ele alacağız.

1) Yazılımınızı İş Alanınıza Özel Olarak Hazırlanmış Bir Sözleşme Olmadan Satmak

İşletmeniz dikkate alınarak hazırlanmış olan bir sözleşmeye sahip olmak oldukça önemlidir. Birçok girişim, bir arkadaşından veya benzer bir şirketin internet sitesinden alınan genel bir Hizmet Şartları veya SaaS – Yazılım Hizmet Sözleşmesi kullanır. Bu kötü yazılmış maddeler veya muğlak terimler, uzun müzakerelere ve potansiyel iş kaybına yol açabilir. Size özel olarak hazırlanmış bir sözleşme, hukuki uyuşmazlık ve dava riskini azaltır. Şirketinizle müşteri arasında anlaşmazlıkları önleyebilen ve beklentileri belirleyebilen net şartlar sağlar.

2) Tüzel Kişiliği Kurarken Yanlış Şirket Türü Seçmek

Birçok girişimci, işletmesini kurarken; basit olmasına, düşük maliyete ve dikkat dağıtıcı unsurları en aza indirmeye öncelik veriyor. Bu da tüzel kişilik oluşumunun göz ardı edilmesine neden oluyor. Bununla birlikte, bir tüzel kişilik kurmak, yatırım çekmek ve kişisel sorumluluğu sınırlamak açısından son derece önemlidir. Doğru şirket türünü seçmek yalnızca şirketin kurucularını ve çalışanlarını değil, potansiyel yatırımcılarını da önemli ölçüde etkileyebildiğini unutmamak gerekiyor.

3) Fikri Mülkiyet Hukuku Kapsamında Korunduğunu Varsaymak

Bir girişim için fikri mülkiyet, özellikle benzersiz kimliğini oluşturan ve yatırımları çekme sürecinde etkin rol oynayan oldukça önemli bir niteliktir. Bununla birlikte, fikri mülkiyetin korunması adına, girişim farklı fikri mülkiyet türlerini ve her bir kategori için hak sahipliği veya devretme koşullarını net bir şekilde anlamalıdır.

Girişim, fikri mülkiyete sahip olup olmadığını anlayamadığı takdirde üçüncü kişilerin insafına kalabilir veya fikri mülkiyetin kullanımını rakiplerine karşı savunamayabilir. Ayrıca belirli fikri mülkiyet haklarına sahip olunduğundan emin olunmaması, yatırımcılar (ve bunların hukuk ekipleri) tarafından durum tespiti yapılırken fikri mülkiyet hakları inceleneceğinden, girişime kaynak yaratma çabalarını sekteye uğratabilir.

4) Üçüncü Taraf Hizmet Sağlayıcılardan Hizmet Satın Alırken Sözleşme Hükümleri Hakkında Müzakerede Bulunmamak

Girişimler, çoğunlukla çeşitli faaliyetler için üçüncü taraf hizmet sağlayıcılara bağlıdır. Genellikle girişim, üçüncü taraf bir hizmet sağlayıcıyla anlaşma yaparken hizmet sağlayıcının Ana Hizmet Sözleşmesi’ni (MSA – Master Service Agreement) imzalamaktadır. Ana Hizmet Sözleşmesi’nde yer alan maddelerin girişiminin beklentileriyle uyumlu olabilmesi için Ana Hizmet Sözleşmesi’nin şartlarının gözden geçirilmesi büyük önem arz etmektedir. Ancak Ana Hizmet Sözleşmesi genellikle üçüncü taraf hizmet sağlayıcının lehine hazırlandığından, anlaşmanın karşılıklı olarak daha faydalı hale getirilecek şekilde riskin sınırlandırılması için müzakere edilmesi ve yeniden düzenlenmesi gerekebilir.

5) Gayri Resmi veya Belirsiz Öz Sermaye Vaatleri

Nakit kısıtlı olduğunda, kurucular bağlayıcı bir sözleşme olmaksızın yardım karşılığında öz sermaye sözü verebilmektedir. Ancak bu öz sermaye verilmediğinde veya beklenen iş yapılmadığında uyuşmazlıklara ve başkaca problemlere yol açabilmektedir. Bundan kaçınmak adına, öz sermaye teklif ederken dikkatli olunmalı ve bağlayıcı bir sözleşme kurulduğundan emin olunmalıdır. Genel olarak, yüzdeler belirsizliğe yol açabileceğinden, sabit sayıda hisse taahhüt edilmesi de önerilmektedir.

6) Mevzuata Uyumu Dikkate Almadan Yurt Dışında Yüklenici Çalıştırmak

Covid-19'dan sonra, girişimler küreselleşerek çeşitli ülkelerden bağımsız yüklenicileri işe almaya başladı. Bu yaklaşımın faydaları olsa da bünyesinde uyumluluk riskleri de doğuruyor. Bu kapsamda en maliyetli iki hata yüklenicilere çalışan muamelesi yapmak ve gizlilik alanında yasal düzenlemelere uyum sağlamadan bu kişileri veri işleme için kullanmaktır. Bu hatalar girişimler açısından oldukça maliyetli sonuçlara yol açabilmektedir. Bu nedenle girişimlerin ilgili yasal koşullar hakkında bilgi sahibi olmaları ve uyuma dair standartları karşıladıklarından emin olmaları çok önemlidir.

7) Başka Birine Ait Gizlilik Politikasını Kullanmak

Ne yazık ki bu konu sıklıkla gerçekleşmekte olup, bazı kopyacılar, ilgili gizlilik politikasını kendi internet sitelerinde veya mobil uygulamalarında yayınlamadan önce diğer şirkete yapılan atıfları kaldırma zahmetine dahi girmemektedir. Bir başkasına ait gizlilik politikasını kopyalamaktaki en büyük sorun, ilgili politikada verilen taahhütlerin ve beyanların kopyalayan girişim hakkında yasal olarak bağlayıcı bir yükümlülük oluşturmasıdır. Kopyaladığınız politika, girişiminizin fiili uygulamalarıyla uyuşmuyorsa veya istenmeyen bilgiler içeriyorsa, şirketiniz bu taahhüt ve beyanların yerine getirilmesinden sorumlu tutulabilir.

8) Dikkatli Bir Değerlendirme Yapmadan Ortak Girişim veya Stratejik İttifak Kurmak

Yapılandırma sürecinde, taraflar arasındaki anlaşmanın net bir şekilde anlaşılmasını sağlamak için ortaklar arasında çok kapsamlı bir müzakere yapılması oldukça önemlidir. Sözleşme bu kapsamda ortak hedefler belirleyecek ve sorumluluklar atayacaktır. Yanlış bir şekilde belirlenmiş hedefler ve iletişim eksikliğinden kaynaklanan muğlak beklentiler; fikir ayrılıklarına, verimsiz karar alma süreçlerine ve zayıf iletişime yol açarak ilerlemeyi engelleyebilir. Ve nihayetinde kurulacak ortak girişimin veya ittifakın başarısızlığına yol açabilir.

 

Teknoloji alanındaki startup'ların bu yaygın hatalardan kaçınmaları gelecekleri için ve gelirlerinin düşmemesi için oldukça önemli. Girişimciler, potansiyel tehlikeleri fark ederek maliyetli komplikasyonların yol açabileceği riskleri proaktif bir şekilde minimize edebilirler.

KPLAW kaynaklı haberimizi teknoloji girişimcileri başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Yapay Zeka Uzmanı Yetiştirme Programı Başvurularınızı Bekliyor

$
0
0

1 Milyon İstihdam Projesiçerçevesinde, Ahmet Çalık Vakfı'nın sponsorluğunda, Türkiye Bilişim Derneği'nin koordinasyonunda ve İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde gerçekleşecek olan Yapay Zeka Uzmanı Yetiştirme Programı için başvurular başladı.

Söz konusu program Ekim 2023'te başlayacak ve staj süreçleriyle birlikte 2024 güz dönemine kadar devam edecekr. Eğitimler, İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde yüz yüze şekilde gerçekleştirilecek.

Bu programdan yararlanmak isteyen adaylar, belirlenen kriterlere göre yapılan değerlendirme ve seviye belirleme sınavının sonuçlarına göre e-posta yoluyla bilgilendirilecek. Olumlu sonuç alan adaylar, mülakat sürecine dahil edilecek ve mülakat sonucunda eğitim programına katılmaya hak kazananlar belirlenecek.

Bu eğitim programını tamamladığınızda, proje sistemi içerisindeki özgeçmişinizde otomatik olarak güncellenecekmiş. Bu sayede işverenlerin sizi daha etkili bir şekilde değerlendirmesi ve istihdam sürecinde avantaj sağlamanız amaçlanıyor.

Süreç Takvimi:

  • 10 Ağustos 2023 - 27 Ağustos 2023: Başvuru Dönemi
  • 1 Eylül 2023 - 8 Eylül 2023: Değerlendirme ve Sınav Uygulama Süreci
  • 11 Eylül 2023 - 15 Eylül 2023: İstanbul'da Yüz Yüze Mülakatlar
  • 18 Eylül 2023: Başvuru Sonuçlarının Açıklanması
  • 2 Ekim 2023: Eğitim Programının Başlangıcı

Başvuru kriterleri ve süreci hakkında detaylı bilgi almak için 1 Milyon İstihdam Projesi web sitesinin 1milyonistihdam.hmb.gov.tr adresinden "Sınav ve Eğitim Programları" bölümüne giriş yapabilir ve **"Yapay Zeka Uzmanı Yetiştirme Programı"**nı seçerek başvuru işlemlerinizi gerçekleştirebilirsiniz.

Bu program sayesinde yapay zeka alanındaki gelecek vadeden fırsatlar için hazırlık yapma imkanına sahip olacak ve iş piyasasında avantaj elde edebileceksiniz.

Unutmayın, 1 Milyon İstihdam Projesi kapsamında gerçekleşecek olan Yapay Zeka Uzmanı Yetiştirme Programı için son başvuru tarihi: 27 Ağustos 2023

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Boğaziçi Ventures ile Waves Tech Teknolojik İş Birliği Yaptı!

$
0
0

Kurucularının teknoloji alanındaki tecrübesi ve geniş uluslararası ağı ile ülkemizdeki teknoloji girişimlerini çok yönlü desteklemek üzere 2015 yılında yola çıkan Boğaziçi Ventures, 2019 yılında blokzincir teknolojileri alanında faaliyet göstermek üzere ‘BV Dijital’ şirketini kurmuştur. Teknolojik gelişmelere yön vermek ve katkıda bulunmak amacıyla kurulan BV Dijital, yeni internet altyapısı Web 3.0, Metaverse, NFT gibi hızla gelişen alanlarda dönüşüm, merkeziyetsiz finans ve kripto para piyasaları dikeyinde faaliyet göstermekte olup, Türkiye’nin ilk dijital varlık yönetimini sunan kripto fonunu kurmuştur. Yayınlanan kripto varlık hizmet sağlayıcılarına ilişkin yönerge ve düzenlemelere tam olarak uyan BV Dijital, ilgili tüm resmi kurum ve kuruluşlar tarafından yayınlanan düzenlemeleri takip ederek ülkemizde yatırımcılarına sürdürülebilir ve güvenli alternatifler sunmaktadır. BV Dijital, Waves Tech blokzincir protokolünü kullanarak yapacağı yeni yatırımı ile kurumsal blokzincir yazılımları üreten ‘Waves Enterprise’ ürünlerinin Türkiye ve yakın coğrafi bölgesindeki satış ve entegrasyonundan sorumlu olacaktır. Kurulacak yeni şirket, özellikle Waves teknolojisini kullanarak reel dünya varlıklarının (RWA) tokenizasyonu üzerine uzmanlaşarak bu tür dijital varlıklara lansman platformu ve merkeziyetsiz borsa listeleme hizmetleri sunacaktır.

Blockchain alanında dünyanın en iyi teknolojileri arasında gösterilen Waves platformu, sunduğu kullanıcı deneyimi, merkeziyetsiz yapısı, geliştirilmiş en hızlı, birinci basamak blokzincir protokollerinden biri olmasıyla uzun yıllardır önde gelen dağıtık defter teknoloji sağlayacılarından biridir. ‘Waves’ sağlam bir blokzincir mimarisi ve eşsiz bir konsensüs mekanizması kullanarak, saniye başı işlem hızı yüksek onaylama ve ölçeklenebilirlik sağlar. Waves teknolojisi üzerinde koşan dağıtık yazılımlar hızlı ve yüksek verimle işlem sonlandırma yanında düşük işlem maliyeti avantajına sahip oldukları için özellikle kurumsal blokzincir yazılımlarında tercih edilmektedir. Aynı zamanda kolay arayüzlü akıllı sözleşme geliştirme imkani sunan Waves, blokzincir geliştiricilerine kendi ‘programlanabilir para’ projelerini Waves üzerinden hızla oluşturma faydası sunar. Ethereum ile eş zamanlı olarak en yüksek değerle ilk token arzını tamamlayarak fonlanmış blokzincir platformlarından biri olan ‘Waves’, adını Einstein’ın İzafiyet Teorisini oluştururken öne sürdüğü tüm evrenin yerçekimi ‘dalgaları ile kaplandığı’ kuramından almaktadır. Waves Tech global çapta 300.000’den fazla aktif kullanıcıya sahip olup tanınmış uluslararası kuruluşlar ile ortaklıklar kurarak pek çok kurumsal blokzincir projelerine ev sahipliği yaparak teknoloji alanında büyük ilerlemeler kaydetmiştir. Bünyesinde kullanıcıları için dijital varlık takası, kitle fonlaması (ICO) ve tokenizasyon gibi farklı çözüm yollarını da barındıran Waves, ‘kimlik çözümü’ teknolojisi ile kullanıcılarına dijital kimlik yönetimi gibi yenilikçi uygulamalar da sunmaktadır.

BV Dijital’in Waves Tech ile ortak kuracağı bu yeni şirkette yönetim kurulu üyelerinden biri olarak görev alacak olan Waves Tech kurucusuSasha Ivanov yaptığı açıklamada şunlara değindi: “Waves’in kanıtlanmış teknolojisi ve ürünleri ile ilgili sahip olduğu tüm know-how ve deneyimi yeni kurulacak şirkete aktarıyor olacağız. Türkiye pazarını yıllardır yakından takip ediyorum ve BV Dijital gibi bir iş ortağı ile Türk kullanıcılarına ürün ve hizmetlerimizi sunacak olmaktan dolayı oldukça heyecanlıyım. Hedefimiz 12 ay içerisinde öncelikli olarak bir dijital varlık lansman platformunu hayata geçirerek yeni nesil token projelerinin merkeziyetsiz alım-satım borsasını kullanıcılarımızla buluşturmak olacaktır.”

Türkiye’nin lider alternatif varlık yönetimi şirketi olarak faaliyet gösteren Boğaziçi Ventures, geleneksel yatırım yönetimi anlayışı yerine geleceğe teknoloji ile değer katacak projelere odaklanarak yatırım yapmayı hedeflemektedir. 500.000 Amerikan Doları tohum yatırım ile kurulacak bu yeni şirketin de destekçilerinden olma kararı alan Boğaziçi Ventures, küresel olarak yatırımların devam ettiği blokzincir teknolojisi dikeyinde yenilikçi çözümlere yatırım yapma stratejisi doğrultusunda ilerlemeye devam ediyor.

Bogaziciventure kaynaklı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Bilişim Teknolojilerinin Geleceğine Yön Verecek 6 Güncel Trend!

$
0
0

KPMG yayımladığı “BT'nin Geleceğine Hazırlık” raporunda bu değişimi hızlandıran itici güçlerin neler olduğunu incelerken BT liderleri için yeni fırsatları beraberinde getiren altı temel trendi de açıkladı.

Yayımladıkları rapor hakkında değerlendirmede bulunan KPMG Türkiye Teknoloji Danışmanlığı Lideri Gökhan Mataracı, “Resesyon baskıları, iş gücü açığı ve siber güvenlik riskleri, yeni fırsatlardan faydalanma yolculuğunda şirketlere ek zorluklar getirecektir. Bu fırsatlardan faydalanmak için şirketlerin yeterli kabiliyetlere sahip olduklarından emin olmaları, büyük ölçüde karmaşıklaşan tehdit ortamının dinamiklerini doğru şekilde değerlendirmeleri, yüksek öncelikli inovasyonlara yönelmeye hazır olmaları gerekiyor. BT liderlerinin geleceğe etkili bir şekilde hazırlanmaları için ise işe bugünden başlamaları büyük önem taşıyor. Hazırladığımız bu raporda BT liderlerinin belirlemesi ve uygulaması gereken gereksinimleri belirlerken bu dönüşüm yolunda dikkat etmeleri gereken trendleri de ortaya koyuyoruz.” dedi.

KPMG'nin “BT'nin Geleceğine Hazırlık” raporunda yer verdiği alt temel trend şu şekilde özetleniyor:

BT'nin daha fazlasını, daha hızlı ve daha iyi yapması gerekecek

İşletmeler, pandeminin benzeri görülmemiş koşullarında yeteneklerini yeniden düzenlemek ve yeni işyeri modellerini etkinleştirmek için bir gecede aşırı baskıya maruz kaldı. Pandeminin yarattığı büyük yıkımın ardından, durgunluk ve küresel ekonomik belirsizlikle ilgili beklentiler de devam ediyor. KPMG'nin raporunda günümüzün dinamik gerçekliğinde BT'nin hem daha hızlı hem de daha iyi olmak için daha fazlasını yapma baskısı altında kalmaya devam edeceğine dikkat çekiliyor. Bu nedenle KPMG, liderlerin BT'nin iş yapmadaki kritik değerinin farkına varmasıyla BT harcamalarındaki büyümenin bir sonraki ekonomik kriz boyunca GSYİH büyümesinin en az yüzde 1,5 üzerinde kalacağını öngörüyor.

Mevcut uygulamalar, BT'de iş gücü açığı ile mücadele için yeterli değil

BT dünyasında iş gücü eksikliği yeni bir sorun değil. Çoğu şirket bir süredir bununla mücadele ediyor ve pandemi sırasında BT uzmanlarına yönelik olağanüstü talep de arttı. Bu durum iş gücü sorununu daha da artırdı. Son tahminler; veri, güvenlik ve geliştirme iş ilanlarının yüzde 30-70'inin hala doldurulamadığını gösteriyor. KPMG'nin raporuna göre iş gücü açığını çözmenin büyük bir kısmı, gerçekten modern bir çalışma ortamı yaratmaktan geçiyor. Modern teknolojilere ve çalışma yöntemlerine geçiş sadece işletmeler için önemli değil, aynı zamanda günümüzde yenilikçi ve geleceğe hazır bir işyerini tercih eden en iyi BT yeteneklerini çekmek için de kritik öneme sahip. Ancak KPMG'nin analizlerine göre, genel BT harcamalarının yıllık bazda artması beklense de birçok şirket eğitim ve öğretime harcanan BT bütçesinin oranını azaltmayı planlıyor. Bu stratejinin zaten yetenekleri işe almakta zorlanan BT kuruluşları için sürdürülebilir olmayacağının altı çizilen raporda, BT kuruluşlarına artan yetenek açığını azaltmak ve rekabetçi kalmak için stratejik işe alım modellerine öncelik vermeleri ve yatırım yapmaları, iş güçlerini geliştirmeleri ve yetenekleri koruyan bir ortam geliştirmeleri tavsiyesinde bulunuluyor.

Kurum içi BT yapısından hizmet olarak BT'ye geçiş artıyor

Bulut teknolojisi son yıllarda gelişmekte olan bir teknoloji olmaktan çıkıp işletmelerin yazılım, platform ve altyapı hizmetlerinde kullandıkları bir mekanizma haline geldi. Rapora göre kurum içi bulut yapısından çeşitli genel bulut çözümlerine geçiş önümüzdeki üç ila beş yıl içinde büyük ölçüde tamamlanmış olacak. Bu durum, KPMG'nin Küresel Teknoloji Raporu 2022'de de açıkça ortaya konmuş ve katılımcıların yüzde 88'i buluta geçiş yolculuklarında ilerleme kaydettiklerini ya da tamamladıklarını ifade etmişti. Günümüzün BT'si yazılımlar geliştiriyor, bu yazılımların bakımını yapıyor, yazılım kullanıcılarını destekliyor ve güvenli ve esnek donanımlar sunuyor. Raporda bu katkıların birçoğunun yakın vadede muhtemelen bulut sağlayıcılarına “dış kaynak olarak” sağlanacağı tahmininde bulunuluyor. BT yazılım geliştirmeye devam edecek olsa da bunu muhtemelen buluta özgü bir teknoloji ortamında veya daha az kod kullanımına ihtiyaç duyulan platformlardan yararlanarak yapacak.

Veri, BT'nin en önemli değeri olmaya aday

Rapora göre veri ve analitik alanında lider kuruluşlar, bu alanda geride kalan kuruluşlara kıyasla gelirlerinde en az üç kat, kârlarında ise yaklaşık iki kat artış bildiriyor. Veri konusunda olgunluğa ulaşmanın kazandırdığı değer nedeniyle şirketler, bu eğilimden faydalanmaya çalışıyor. Bu da daha fazla yatırım yapılmasını teşvik ediyor, veri yönetimi ve veri platformlarına yapılan yatırımları arttırıyor. Ancak veri olgunluğuna ulaşmanın zorlu bir süreç olduğuna dikkat çekilen raporda, düzenleyici ve uyumluluk gerekliliklerinin yeni zorluklar yarattığı ve birçok kuruluşun kurumsal çapta veri yönetimi ve analitik yeteneklere geçişte zorluklar yaşadığı belirtiliyor. Bununla birlikte BT'de odağın, BT kaynaklarını uygulama geliştirme ve operasyonlara yöneltmekten yeni ortaya çıkan yapay zekâ çözümlerinin gücünü ve avantajlarını sağlayan veri yönetimine doğru kayacağına dikkat çekiliyor. KPMG'ye göre 2026 yılına kadar BT bütçelerinin yaklaşık yüzde 20'si kurumsal veri çalışmalarına yoğunlaşacak.

Siber güvenlikte silahlanma yarışı, BT'de “siber savaşçılar” kültürünü gerektiriyor

Kurumsal teknoloji ortamı modernleştikçe siber tehditler ve veri ihlalleri kritik bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Siber güvenlik, yönetim kurulları ve üst düzey liderlik ekibi için en önemli öncelik olmayı sürdürüyor. Bu alanda artan yatırımlar da bunu kanıtlıyor. Rapora göre önümüzdeki iki yıl içinde siber güvenlikte yatırım yapılacak ilk üç alan uygulama güvenliği, veri koruma ve kurum içinde eğitim, farkındalık ve kültür olarak gösteriliyor. Raporda yer alan bilgilere göre siber güvenliğe yapılan küresel harcamalar 2017'den bu yana yılda ortalama yüzde 10,8 artarak toplamda 102 milyar dolarından 2022'de 168 milyar dolara yükseldi. Teknolojik açıdan dayanıklılığa yapılan bazı yatırımlara rağmen, siber liderlerin yüzde 54'ü bu alanda hala güçlü bir büyüme ve iyileştirme ihtiyacı olduğunu kabul ederken yüzde 17'si kuruluşlarının siber dayanıklılığa sahip olmadığını düşünüyor.

BT'nin ESG çalışmalarını desteklemek için adım atması gerekiyor

Çevreyle ilgili kurumsal sorumluluk, yönetim kurulunun yönlendirmesi veya yatırımcı ve tüketici tercihlerine bağlı olarak ivme kazandıkça BT de net sıfır emisyon hedeflerine desteğini etkili raporlama teknolojilerinden yararlanmaya odaklıyor. Bu nedenle sera gazı (GHG) emisyon raporlama çözümlerine yönelik pazarın 2020 ile 2027 yılları arasında yüzde 235 gibi kayda değer bir oranda artarak tahmini 2,3 milyar dolar değerine ulaşması bekleniyor. BT'nin karbon ayak izinin azaltımına katkıda bulunmadaki rolü muhtemelen giderek daha fazla ön plana çıkacak. Net sıfır hedeflerine ulaşmak için ise BT'nin ESG (çevre, sosyal, yönetişim) çalışmalarının çevresel hedeflerini operasyonel hale getirmesi gerekiyor. Büyük küresel şirketlerin yaklaşık yüzde 92'si bu on yılın sonuna kadar geçici net sıfır hedeflerine ulaşmayı amaçlıyor. Bu durum varlık yönetimi uygulamalarını, sözleşmeleri, enerji tasarrufunu ve daha fazlasını önemli ölçüde etkileyecek. Net sıfıra ulaşmak için kuruluşların önümüzdeki beş ila 10 yıl içinde BT ile ilgili emisyonları ortadan kaldırması veya dengelemesi de gerekecek.
 
“BT'nin Geleceğine Hazırlık” raporunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz. KPMG kaynaklı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.


Sınır Ötesi Faaliyet Gösteren KOBİ'ler, Bu Çağrı Sizi Bekliyor

$
0
0

Çağrının amacı, enerji verimliliğinin teşvik edilmesine,  sera gazı emisyonlarının azaltılmasına,  döngüsel ve kaynakların verimli kullanıldığı ekonomiye geçişin teşvik edilmesine katkıda bulunabilecek proje önerilerini belirlemek.

  • Bir yararlanıcıya verilebilecek azami hibesi – 200.000 Euro,
  • Hibe desteği %100 oranında;
  • Uygun başvuru sahipleri – İmalat veya hizmet sektöründe sınır ötesi bölgede kayıtlı ve faaliyet gösteren mikro, küçük ve orta ölçekli işletmeler.

Çağrı Başvurusuna Uygun Faaliyetler;

  • Tüm endüstri yaşam döngüsünde sera gazı emisyonlarını ve enerji tüketimini azaltmaya yönelik yatırımlar, aynı zamanda eski ekipmanları daha enerji verimli olan ekipmanlarla değiştirmek;
  • Üretim süreçlerinin gerçekleştirildiği işletmeye ait bina stoğunun enerji verimli hale getirilmesine yönelik yatırımlar;
  • Enerji verimliliği alanında teknik bilgi, en iyi uygulama ve bilgi alışverişinin iyileştirilmesi;
  • İlgili teknolojik ekipmanların satın alınması ve yeni iş modellerinin geliştirilmesi ile ilgili faaliyetler yoluyla döngüsel üretim süreçlerinin teşvik edilmesi

Başvurmak isteyen KOBİ'lerin girişimcilerin; başvuru paketinde yer alan belgelerdeki metinleri görüşleri doğrultusunda güncellenmesi için önerilerini 4 Eylül 2023 tarihine kadarJShaskovo@mrrb.government.bg e-posta adresine göndermeleri gerekiyor.

Program hakkında detaylı bilgi ve Başvuru Rehberi paketine erişmek için bu sayfayı ziyaret edebilirsiniz. Haberimizi Sınır Ötesi Faaliyet Gösteren KOBİ'ler başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Kadın Girişimci Delice Tuzunu Dünya Markası Yaptı

$
0
0

Mayi Tuz’un Kurucu Ortağı ve CEO’su Sibel Gözüyukarı Eyiler, yılda 25 bin ton tuz ürettiklerini ve 2022’de 2 milyon dolarlık ciro yakaladıklarını söylüyor.

Bir dönem tuza karşı önyargılı olan ve neredeyse hiç tüketmeyerek sağlıklı yaşamı benimseyen Mayi Tuz'un Kurucu Ortağı ve CEO'su Sibel Gözüyukarı Eyiler'in hikâyesi, aksine bir başarı hikâyesine dönüşmüş. "Tuzun zararlı olduğunu düşündüğüm için yemeklerimde neredeyse hiç tuz tüketmiyordum. Sonra bir gün babamın balkonda kaplar içerisine sıvı tuzu koyup güneşte kurutarak tuz elde ettiğini gördüm" diyerek hikâyesine başlıyor. Kırıkkaleli olmasından kaynaklı babasının keşfettiği tuz kaynağından sonra tüm fikri değişmiş. Aslen Kırıkkaleli olan Eyiler'in babası Delice bölgesinde bembeyaz bir tuz kaynağı görmüş. Gidip baktığında yerin altında çıkan suyun güneşte kuruyarak bembeyaz bir görüntü oluşturduğunu anlamış. Sonrasında merak etmiş ve bu kaynağı değerlendirmek istemiş. Eve getirdiği sular da buradan alıp getirdiği sıvı tuz ile neredeyse aynı olduğunu analiz etmiş.

Eyiler, "Babamın aslında düşüncesi burada boş duran kaynağı alıp, kurutarak çuvallayıp satmaktı. Olaya markalaşma olarak değil para kazanma olarak bakıyordu. Çünkü benim babam tam bir ticaret insanı" diye bahsediyor. Tabii o dönemde medyada, doğru tuzun tüketilmesi gerektiği, sağlığımız için doğal tuz tüketiminin son derece önemli olduğuna dair haberler yer alırken, babasının tuza olan ilgisini görünce kendi de kolları sıvamış…

ÇOK NADİR BULUNUYOR

Haberlerde bahsedilen doğru tuzun kaynak tuz olabileceğini düşünmeye başlamış. Önce doğru tuzun ne dolduğunu, sonra da elindeki tuzun doğru tuz olup olmadığını araştırmaya başlamış. Araştırmaları sonucunda da tuzun bir kaynak tuzu olduğunu ve kaynak tuzlarının dünyada çok nadir bulunan ve dünyanın en kaliteli tuzu olarak kabul edilen tuz çeşidi olduğunu öğrenmiş. Çünkü kaynak tuzlarının, yer altından çıktığı için yüzyıllardır var olan doğallığını koruyan, çevre kirliliğinden etkilenmeyen, bu yüzden de içerisinde mikroplastik, ağır metal gibi sağlığa zarar veren maddeler bulundurmayan çok özel ve nadir bir tuz çeşidi olduğunu araştırmış. Daha detaylı analizler yaptırmak için tuzu üniversite ve araştırma kurumlarına göndermiş. Çıkan sonuçları daha doğru yorumlayabilmek için de bazı uzmanlardan destek almış. Sonucunda da görmüş ki, buldukları ve keşfettikleri tuzun bir cevher olduğuna kanaat getirmiş. Çünkü tuzun mineral değerleri oldukça yüksek. Ayrıca sodyum oranı da diğer tuz çeşitlerine göre düşük. Ellerindeki tuzun tüketilmesi gereken gerçek tuz olduğunu anlamış. Sonucunda bu tuzu herkese ulaştırması gerektiğini ve tuz tuzdur algısının ne kadar yanlış olduğunu, sağlığımız için doğru tuzu kullanmanın kritik öneme sahip olduğunu herkese öğretmesi gerektiğini düşünmüş.

Babasının ticarete merakı ve kendisinin markalaşmaya olan ilgisi birleşerek bir girişime dönüşmüş. Sonucunda da Mayi Tuz ortaya çıkmış. O günden bu yana da hem iç pazarda hem de yurtdışı pazarında faaliyetlerini sürdüren Sibel Gözüyukarı Eyiler ile bir araya gelerek beş yıl önce gerçekleştirdikleri girişimin hikayesini dinledik…

TUZ KAYALARININ ERİMESİYLE OLUŞUYOR

Mayi Tuz, Kırıkkale'nin Delice bölgesinde, yeraltından sıvı halde çıkıyor. Fay kırığından çıkan sıcak su hattının yeraltındaki tuz kayalarını eritmesi ile oluşuyor. Bölgede kırmızı toprak hâkim olduğu için tuzun mineral değerleri de oldukça yüksek. Eyiler, tuzun yeraltı kaynağı olarak korunduğunu ve çevre kirliliğinden etkilenmediği için içerisinde mikroplastik ve ağır metal bulundurmadığını söylüyor. Hatta bunu analiz raporları ile tespit ettiklerinin de altını çiziyor. Kaynak tuzları, yeryüzünde sınırlı sayıda bulunan ve dünyanın en kaliteli tuzu olarak kabul ediliyor. Yeraltından çıktığı için milyonlarca yıllık doğallığını koruma özelliği nedeniyle günümüzde tercih edilebilecek en doğru tuz olduğunu söylüyor Eyiler… Tuzun bulunduğu bölgeye göre içerisindeki mineral değerleri farklılık gösterebiliyor. Delice tuzu da sınırlı sayıda bulunan bu tuz kaynaklarından biri. Ayrıca Delice tuzu, coğrafi işaret tescili ile de tüm doğallığı ve üretim şekli tescillenmiş durumda. Hatta bu nedenle Mayi Tuz, ambalajlarında 'doğal' ibaresine yer verebilen tek tuz markası olma özelliği taşıdığını belirtiyor Eyiler…

COĞRAFİ İŞARET TESCİLLİ KAYNAK

Eyiler, tuz pazarının çok eski ve geniş kapsamlı bir pazar olduğunu söylüyor. Kendilerinden daha eski markaların bu pazara hâkim olduğunu, sebebinin ise sektörde ilk olmalarından kaynaklı olduğunu vurguluyor. "Pazar payı yüksek markalara baktığımızda hep rafine tuz üreticilerini görüyoruz. Biz ülkemizde doğal yöntemler kullanarak üretim yapan bir doğal tuz markasıyız. Ayrıca üretim yaptığımız kaynak, coğrafi işaret tescilli. Dolayısıyla aslında tuz pazarında coğrafi işaretli doğal tuz üretimi yapan tek markayız. Rafine tuz üreten markalardan bu yönümüz ile ayrışıyoruz" diyen Eyiler, tuz pazarında yenilikçi ve farklı bakış açısına sahip başka bir markanın olmadığını dile getiriyor.

Firmada şu anda beş çeşit tuz, farklı boyutlarda 19 ürün bulunuyor. İnce öğütülmüş tuzlar yemeklerde ve sofralarda kullanılırken, iri taneli granül tuzları, turşu, zeytin ve salamura yapımının yanında, değirmenle de tercih ediliyor. "Yaprak tuzumuz suyun ilk kristalleşme anında yüzeyden toplanması ile üretilen, lezzet tuzu olarak kabul edilen ve elle ufalayarak kullanılabilen tuz çeşidimiz. Sıvı tuzlarımız ise en inovatif tuzlarımızdan. Yeraltından çıkan sıvı kaynak tuzumuzun direkt olarak paketlenmesi ile üretilir. Sıvı tuzumuzun mutfakta, her türlü yemekte kullanımı mümkündür. Tuzsuz yemeklerde tuz telafisi sağlamanın en kolay yoludur çünkü yemekle kolaylıkla bütünleşir" diye anlatan Eyiler, sade sıvı tuzun yemekler dışında farklı kullanım alanlarının da olduğunu belirtiyor. Bunun yanında dört adet pet ürünü ve iki adet banyo tuzu, bir adet bulaşık makinesi tuzu, bir adet de tuzlu karameli bulunuyor.

AMERİKA VE AVRUPA PAZARINA İHRACAT

Üretim tesisi Kırıkkale'de bulunan firmanın fabrika satış mağazası da aynı bölgede yer alıyor. Ayrıca Antalya'da merkez ofisleri mevcut. "Merkez ofisimiz ve üretim tesisimizde de gelen müşterilerimizi kırmamak adına ürün satışı gerçekleştiriyoruz" diyen Eyiler, CarrefourSA, Metro, Macrocenter, Rossmann ve bazı yerel marketlerde ürünlerin satışa sunulduğunu ayrıca web sitesi ve online ticaret sitelerinde bulunduğunu belirtiyor. Yapılan yatırımlar sonucunda Mayi Tuz'un üretim kapasitesi her yıl büyüyor. Eyiler, "Üretim kapasitemiz şu anda 25 bin ton. Fiyatlarımız gramaj ve ambalajlara göre değişiklik gösteriyor. Tuzlarımızın fiyatı 25 liradan başlıyor, 150-200 liraya kadar çıkabiliyor. Web sitemizdeki avantajlı paketlerimizde ürünlerimiz daha indirimli olarak yer alıyor. Pet ürünlerimizin fiyatları 160-220 lira arasında değişiyor. Banyo tuzlarımızın fiyatları ise şu anda 195 lira. Firmada en çok satılan ürünler; iyot ilave edilen ince öğütülmüş tuzlar oluyor. Tüketiciler hem iyot ilavesi nedeniyle hem de ince öğütülmüş tuzun kullanım alışkanlığı ve kolaylığı nedeniyle bu ürünü tercih ediyorlar. İkinci sırada ise sıvı tuz yer alıyor.

Mayi Tuz'un iç pazarın dışında yurtdışına da Avrupa ve Amerika'ya ihracatı bulunuyor. Almanya'da mayisalz.de web sitesiyle ürünlerin satışını gerçekleştiren firma, Amazon üzerinden de yurtdışı pazarında faaliyet gösteriyor. Ürün kalitesini ve iç pazarda yakaladığı başarıyı yurtdışında da göstermek istediklerini söyleyen Eyiler'in hedefi, daha fazla bölgeye ulaşmak. E-ticaret konusunda güçlü bir imaj çizdiklerini de belirten Eyiler, 2022 yılındaki cirolarının 2 milyon dolar civarında olduğunu belirtiyor.

KEDİ VE KÖPEK İÇİN TAKVİYE

Firmayı farklı kılan konulardan biri de evcil hayvanlar için ürettiği ürünler. "Kendi sağlığımız kadar evcil hayvanların sağlığını da düşünmemiz gerekiyor" diyen Eyiler, piyasadaki pek çok gıda maddesinde çeşitli katkılar bulunduğuna dikkat çekiyor ve ekliyor:

"Kendimiz için en iyileri tüketirken evcil hayvanlarımız için de adım atmalıydık. Bu yüzden kedi ve köpekler için gıda takviyelerini çıkardık. Biotin-çinko ve omega olmak üzere iki farklı çeşit olarak çıkardığımız gıda takviyelerimizin içinde yine en değerli ürünümüz olan sıvı tuzumuz yer alıyor. Ayrıca ürünlerimizin içerisine tüm ürünlerimizde olduğu gibi herhangi bir katkı maddesi eklenmiyor."

Eyiler, ayrıca tuz konusunda bilinenlerin aksine farklı yorumlarda bulunuyor. Örneğin, tuz tüketiminin her ne kadar zararlı olarak görülse de aslında bu doğru bir algı olmadığına dikkat çekerken, ülkemizde bulunan 'tuz tuzdur' algısının bu noktada büyük yanlışlık taşıdığını söylüyor. Eyiler, tuzun doğru kullanımı hakkında şu bilgileri veriyor:

"Sağlığımız için doğru tuzu tüketmek büyük önem taşıyor. Vücudumuzun tuzun içinde bulunan sodyum ve diğer minerallere çok ihtiyacı var. Tuzu sağlığımız için zararlı yapan şey ise rafine edilen tuzların içerisine eklenen beyazlatıcı, akışkanlığı artırıcı, topaklanma önleyici gibi kimyasal maddeler eklenmesi. Çünkü bu maddeler vücuttan dışarı atılamaz, biriktiği için de zamanla çeşitli hastalıklara sebep olabiliyor. Bu nedenle doğal tuz kullanımına özen göstermek, vücudumuzun ihtiyacını karşılama noktasında önemli bir yere sahiptir."

SIVI TUZUN FAYDASI ÇOK

Suyun içine birkaç damla sıkılarak düzenli olarak kullanıldığında sıvı tuzun pek çok faydası bulunuyor. Ayrıca suyla biraz seyrelterek gargara ve burun spreyi şeklinde kullanımı da hastalık anında ve bakterileri temizlediği için iyileşme sürecini kısaltarak rahatlatan bir kullanım şekli olduğu belirtiliyor. Mayi Tuz'un sıvı tuzlarında aromalı versiyonlarında ve 140 gram türflü tuzun da bulunduğu Artisan serisinde farklı çeşitler bulunuyor.

KAYNAK TUZU NEDİR?

Yer altı kaynak sularının tuzlu kaya parçalarının arasından kaya tuzlarını eriterek bünyesine katıp yeryüzüne sıvı halde çıkarak güneş altında havuzlarda bekletilmesi sonucunda elde edilen tuz çeşidi.

KEŞİF BABADAN, MARKASI KIZINDAN

1992 yılında Kırıkkale'de doğan ve ilkokul öğrenimini Ankara Koleji'nde tamamlayan Sibel Gözüyukarı Eyiler, ailesiyle birlikte Antalya'ya taşınmış ve Özel Envar Anadolu-Fen lisesini tamamlamış. Sonrasında Haliç Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'ni yüzde 100 burslu olarak kazanmış. Aynı üniversitede yüksek lisans eğitimini de tamamlayarak yüksek mimar olarak mezun olan Eyiler, Regent's University London'da dil eğitimini tamamlamış. Bir süre mimarlık yaptıktan sonra 2018 yılında babası ve kardeşi ile birlikte Mayi Tuz Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş'yi kurmuş. Eyiler'in babası akaryakıt sektöründe çalışan ve ticari yönü kuvvetli bir kişiliğe sahipmiş. Dağdan akan suyu gördükten sonra çeşitli denemeler yaparak tuzu keşfetmiş. İlk düşüncesi tuzu çuvallara koyup toptan bir şekilde satmakmış. Eyiler, bunu markalaştırmak isteyince de ortaya Mayi Tuz çıkmış.

Mayi Tuz hakkında detaylı bilgi için mayituz.com web adresiniz ziyaret edebilirsiniz. Girişimci Sibel Gözüyukarı Eyiler'i tebrik ediyor Para Dergisi kaynaklı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Mucit Girişimci Hızlandırma Programı 2. Dönemini Tamamladı

$
0
0

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi BTM'den yapılan açıklamaya göre, INVENTREPRENEUR programının ikinci dönemi Mucit Girişimci Sahnesi isimli çevrim içi etkinlikle sona erdi.

BTM'nin Youtube kanalı üzerinden canlı yayınlanan etkinlikte, programda yer alan 6 girişimci projelerini tanıttı. Patent Effect Kurucu Ortağı Mustafa Çakır ile Tüm Mucitler İcat İnovasyon ve Araştırma Derneği (TÜMMİAD) Başkanı Bülent Kavaklı'Patent ile Değer Yaratma' adlı bir de söyleşi gerçekleştirdi.

İki yıldır düzenlenen INVENTREPRENEUR: Mucit Girişimci Hızlandırma Programı, icadı olan veya icadıyla ilgili süreçleri sürdüren girişimcilere destek vermek amacıyla hayata geçirildi.

Açıklamada, programdan ilk dönem 50, ikinci dönem 70 olmak üzere toplam 120 girişimcinin faydalandığı belirtildi. Girişimciler program kapsamında temel girişimcilik eğitimlerinden sanal prototipleme ve test faaliyetlerine, mentor ve yatırımcı eşleştirmelerden patent ve faydalı model danışmanlığına uzanan birçok imkandan faydalandı. Her dönemi 6 ay süren programın paydaşları arasında İstanbul Ticaret Odası, İstanbul Ticaret Üniversitesi, İstinye Üniversitesi, Teknopark İstanbul ile TÜMMİAD yer aldı.

Etkinlikte sunum yapan 6 girişim ise şöyle: Sunflower, Prosthetic Worlds, Agon, Hatcherlabs, Tent Bant ve Traick.

INVENTREPRENEUR: Mucit Girişimci Hızlandırma Programı hakkında detaylı bilgi için mucitgirisimci.com web adresini ziyaret edebilirsiniz. Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Tarımsal ve Kırsal Üreticiler, AB IPARD Hibesi Sizleri Bekliyor!

$
0
0

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre; çağrı kapsamında 42 ilde 'Tarımsal İşletmelerin Fiziki Varlıklarına Yönelik Yatırımlar' ve 'Tarım ve Balıkçılık Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanması ile İlgili Fiziki Varlıklara Yönelik Yatırımlar' tedbirleri desteklenecek. Bu kapsamda, makine-ekipman, hizmet ve görünürlük alımlarına ilişkin proje başvuruları kabul edilecek. Projeler için yüzde 50-80 aralığında hibe desteği verilecek. 'Tarımsal İşletmelerin Fiziki Varlıklarına Yönelik Yatırımlar' için başvurular, 4-28 Eylül 2023 tarihlerinde yatırımın uygulanacağı ildeki Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) İl Koordinatörlüklerine yapılabilecek. 'Tarım ve Balıkçılık Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanması ile İlgili Fiziki Varlıklara Yönelik Yatırımlar' için ise 18 Eylül-12 Ekim 2023 tarihlerinde yine yatırımın uygulanacağı ildeki TKDK İl Koordinatörlüklerine başvuruda bulunulabilecek.

SON BAŞVURU ÇAĞRISI OLACAK

13'üncü çağrı ilanı; Afyonkarahisar, Ağrı, Aksaray, Amasya, Ankara, Ardahan, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa, Çanakkale, Çankırı, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Giresun, Hatay, Isparta, Kahramanmaraş, Karaman, Kars, Kastamonu, Konya, Kütahya, Malatya, Manisa, Mardin, Mersin, Muş, Nevşehir, Ordu, Samsun, Sivas, Şanlıurfa, Tokat, Trabzon, Uşak, Van ve Yozgat illerinde uygulanan IPARD II Programı kapsamında çıkılan son başvuru çağrısı olacak.

TOPLAM 20 MİLYON AVRO HİBE DESTEĞİ SAĞLANACAK

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ülkede genç ve kadınlar öncelikli olmak üzere IPARD programı sayesinde girişimcilerin istihdam ve üretim ile buluşturulmasının büyük önem taşıdığını belirterek, program kapsamında bugüne kadar hayvancılıktan süt işlemeye, kırsal turizmden yenilenebilir enerjiye kadar birçok alanda desteklemelerde bulunulduğunu kaydetti. IPARD-II Programı kapsamında çıkılan 13'üncü başvuru çağrısı kapsamında, hayvansal üretim ile gıda işleme sektörlerine yönelik makine-ekipman destekleri verileceğini bildiren Yumaklı, "Projeler için yüzde 50-80 aralığında toplam 20 milyon avro hibe desteği sağlanacak. Üreticilerimize şimdiden hayırlı olsun" dedi..

'Avrupa Birliği Kırsal Kalkınma (IPARD II) Programı'na başvurular ile ilgili detaylara, projenin yürütücüsü Tarım Reformu Genel Müdürlüğü'nün ipard.tarim.gov.tr ile projenin uygulayıcısı TKDK'nın www.tkdk.gov.tr internet adresleri üzerinden ulaşılabilir.

Haberimizi tarımla uğraşan ve kırsal bölgelerde yaşan üretici girişimcilerimiz başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Türk Girişimler Silikon Vadisi'nde Görücüye Çıktı, Peki Siz?

$
0
0

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Silikon Vadisi’nde Türk girişimcilerinin sayısı her geçen gün artıyor. Yaşar Üniversitesi’nin ana sponsor olduğu “AeraStar 5by5 Silikon Vadisi Hızlandırma Programı” da vadide yer almak isteyen girişimciler için destek oluyor. Geçtiğimiz günlerde, Türkiye’den 4 girişim şirketinin katıldığı ve San Francisco’da bulunan TransAmerica binasında gerçekleştirilen etkinlikte, girişimciler projelerini Silikon Vadisi’nin deneyimli danışmanlarına ve potansiyel işbirlikleri doğabilecek şirketlere sundu. Girişimciler, ayrıca Palo Alto şehrinde gerçekleşen buluşmada da yatırımcıların karşısına çıktı. Girişimlerin başarılarını ve potansiyelini ortaya çıkarmak için gerçekleştirilen yatırım zirvesi hızlandırma programı ile Türk girişimlerin başarısını ortaya koydu.

Türkiye’den Silikon Vadisi’ne girişimci yolculuğu

Türkiye’den artırılmış gerçeklik meditasyon uygulaması Visutate, yapay zeka tabanlı portföy yatırım danışmanlığı Magnus, oyun tabanlı yazılım geliştirme programı Ratic, eğitici oyun teknolojileri Arkerobox girişimleri Silikon Vadisi’ne giden ekipte yer aldı. Girişimciler, güçlü pazar doğrulaması, olağanüstü ekip, zorlayıcı değerleme, iyi hazırlanmış büyüme planı konularında mentorluk eğitimleri aldı.

Stres azaltan sanal deneyim uygulamasıyla Silikon Vadisi’nde iz bıraktı

Yaşar Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Orkun Karabaşoğlu’nun sanal gerçeklik girişimi Visutate de etkinlikte ABD’deki kullanıcılarla buluştu. Cep telefonu uygulaması olan Visutate, üç boyutlu sanal dünyalarda stres azaltma amacıyla tasarlanmış görsel, işitsel ve dokunsal etkileşimleri bir araya getiriyor. App Store ve Google Play üzerinde yayınlanan uygulama, kullanıcılara su altında, gökyüzünde, uzayda ve ormanda geçen senaryolarda içsel huzur ve stres azaltma deneyimi yaşatıyor. Silikon Vadisi’nin ünlü mentorleri, deneyimli girişimcileri ve başarılı yatırımcılarından aldığı eğitimlerle Visutate’i bir “Unicorn Şirket” olmayı yani 1 milyar dolar veya daha fazla yatırımcı değerine ulaşmayı hedefliyor. Eylül ayında başlayacak yatırım turuyla Visutate, Amerika’da yatırımcıların dikkatini çekmeyi amaçlıyor.

Başvurular bekleniyor

Yaşar Üniversitesi Bilgi ve Teknoloji Transfer Ofisi Müdürlüğü Girişimcilik Uzmanı ve Program Yürütücüsü Begüm Merih ise Türk girişimcilere yönelik Silikon Vadisi Hızlandırma Programı 'nın 5by5startups.com sitesi üzerinden başvurulara açık olduğunu söyledi.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

Viewing all 7101 articles
Browse latest View live